16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5203 Karar No: 2019/268 Karar Tarihi: 21.01.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5203 Esas 2019/268 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, silahlı terör örgütü üyeliği suçu nedeniyle verilen hüküm için yapılan temyiz başvurusunu esastan reddetti. Kararda, yerel mahkemenin bylock deliliyle ilgili açıklamaları ile Yargıtay'ın kararlarına uyulduğu belirtildi. Usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı ve delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği vurgulandı. Sanık müdafiyesinin itirazları da reddedilerek, temyiz davasının esastan reddedilmesi ve hükmün onaylanması kararlaştırıldı. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK'nın 314/2, 3713 Sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9, 63.
16. Ceza Dairesi 2018/5203 E. , 2019/268 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükümüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yerel mahkemenin, bylock delilinin hukuka uygunluğu ile ilgili olarak esas itibariyle ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 Karar sayılı kararında açıklanan gerekçeleri de benimsemiş olması karşısında gerekçede ayrıca “...pek çok Yargıtay kararında istihbarat kaynaklarından gelen veri ve bilgilerin delil olarak kabul edildiği bilinmekle...” ibaresine yer verilip Yargıtay uygulamalarına yanlış anlam yüklenmesi, sonuca etkili görülmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 21.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.