16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5158 Karar No: 2019/266 Karar Tarihi: 21.01.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5158 Esas 2019/266 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen bir karara göre, bir kişi silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edilmiştir. 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusu da esastan reddedilmiştir. Kanunda öngörülen suç tipine uygun olan eylemlerinden dolayı hapis cezasına çarptırılmıştır. Kanun maddelerinin açıklamaları ise şöyledir: TCK’nın 314/2 (Silahlı terör örgütüne üye olmak), TCK’nın 53 (Suçun hukuki niteliği), TCK’nın 58/9 (Temadi eden suçlar) ve CMK’nın 302/1 (Temyiz davasının reddedilmesi).
16. Ceza Dairesi 2018/5158 E. , 2019/266 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “24.08.2016” yerine "2016" olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 21.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.