5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/8311 Karar No: 2015/11967 Karar Tarihi: 29.05.2015
Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/8311 Esas 2015/11967 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2013/8311 E. , 2015/11967 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 5 - 2013/105239 MAHKEMESİ : Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 10/01/2012 NUMARASI : 2009/1771 Esas, 2012/3 Karar SUÇ : Görevi kötüye kullanma
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Suç tarihinde Antalya 3. İcra Müdürlüğünde müdür yardımcısı olarak görev yapan sanığın 09/06/1932 tarih ve 2004 sayılı İİK’nın 261. maddesine aykırı şekilde yasal süresinden sonra ihtiyati haciz işlemi gerçekleştirerek görevinin gereklerine aykırı davranıp kişilerin mağduriyetine neden olmak suretiyle görevi kötüye kullanma suçunu işlediğinin dosyadaki kanıtlardan ve ilgili icra dosyası içeriğinden belirlenebilmesi nedeniyle, hakkında ihtiyati haciz kararı uygulanan ve uzun süre aranmasına rağmen bulunamadığı için beyanı alınamayan M.. K.."ın dinlenmesinin dosyaya katkı sağlamayacağı anlaşıldığından tebliğnamedeki bir nolu bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; CMK"nın 231/5. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için, aynı maddenin 6. fıkrasında zararın ödenmesi koşulu öngörülmüş ise de, bu koşulun aranabilmesi için suçun niteliği veya işleniş biçimine ve doğurduğu sonuçlarına göre ortada maddi bir zararın bulunmasının zorunlu olduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, Dairemizce de benimsenen 03/02/2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı Kararında da açıklandığı üzere, CMK’nın 231/6-c maddesindeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilerek, "giderilmesi gereken zarar" kavramının, somut, belirlenebilir maddi zarar olduğu dikkate alınarak, öncelikle mağdurun olay nedeniyle uğradığı maddi bir zararın bulunup bulunmadığı, var ise bunun sanık tarafından tazmin edilip edilmediği araştırılıp, daha önce işlediği kasıtlı bir suç bulunmayan sanığın kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, “mağdurun maddi ve manevi zararı giderilmediğinden” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçelerle 5271 sayılı CMK"nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Suçu TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlemesine rağmen, sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 29/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.