22. Hukuk Dairesi 2012/16802 E. , 2013/6084 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
...
DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin ücretsiz izin adı altında haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatlarını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının ücretsiz izne çıkartıldığını, iş sözleşmesinin feshedilmediğini, dava açarak iş sözleşmesini işçinin feshettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
İşçinin ödenmeyen işçilik hakları sebebiyle iş sözleşmesini haklı olarak feshedip feshetmediği, taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
İşçinin emeğinin karşılığı olan ücret işçi için en önemli hak, işveren için en temel borçtur. 4857 sayılı İş Kanunu"nun 32/4. maddesinde ücretin en geç ayda bir ödeneceği kurala bağlanmıştır. Yine İş Kanununu da, 5953 sayılı Basın İş Kanunu"nun 14. maddesinde öngörüldüğü gibi ücretin peşin ödeneceği öngörülmemiştir. Buna göre, aksi bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde kararlaştırılmadığı sürece işçinin ücreti bir ay çalışıldıktan sonra ödenmelidir.
Ücreti ödenmeyen işçinin alacağı konusunda takibe geçmesi ya da ücreti ödeninceye kadar iş görme edimini yerine getirmekten kaçınması, iş ilişkisinin devamında bazı sorunlara yol açabilir. Bu bakımdan, işverenle bir çekişme içine girmek istemeyen işçinin, haklı nedene dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkı da tanınmıştır.
İşçinin ücretinin kanun veya sözleşme hükümlerine göre ödenmemesi işçiye bu imkanı verir. Ücretin hiç ya da bir kısmının ödenmemiş olması bu konuda önemsizdir.
Ücretin ödenmediğinden söz edebilmek için işçinin yasa ya da sözleşme ile belirlenen ücret ödenme döneminin gelmiş olması ve işçinin bu ücrete hak kazanmış olması gerekir.
Dosya içeriğine göre, 26.05.2011-12.07.2011 tarihleri arasında ücretsiz izin kullanılacağına ilişkin belgenin davacı tarafından imzalandığı, yargılama sırasında da imzaya itiraz edilmediği ve imzanın zorla attırıldığının da iddia ve ispat edilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda işçinin rızası dışında ücretsiz izne gönderildiğinden söz edilemez. Ancak, dosya içindeki banka dekontlarının incelenmesinde Nisan 2011 ücretlerinin 09.06.2011 tarihinde, Mayıs 2011 ücretlerinin ise 22.07.2011 tarihinde ödendiği anlaşılmaktadır. Yine davacı Bölge Çalışma Müdürlüğüne yaptığı şikayetinde, ücretsiz izin dönüşü kendilerine iş verilmediğinden işi bırakmak zorunda kaldıklarını, ödenmeyen ücret alacakları bulunduğunu, içeride bulunan ücret alacakları ile kıdem tazminatının ödenmesini istediklerini belirtmiştir. Ücretin düzenli ödenmediği ve bu nedenle davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği anlaşıldığına göre, iş sözleşmesini haklı nedenle fesheden işçinin kıdem tazminatına hak kazandığı fakat ihbar tazminatı talep edemeyeceği gözetilmeden; ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 22.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.