20. Ceza Dairesi Esas No: 2015/7709 Karar No: 2017/500 Karar Tarihi: 18.01.2017
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/7709 Esas 2017/500 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, daha önce işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı hüküm almıştır. Tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirlerinin infazı sırasında bu suçu işlediği anlaşılmıştır. Bu nedenle, ikinci suçtan açılan davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması hüküm altına alınmıştır ve davanın düşmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, TCK'nın 191/5. maddesi ve CMK'nın 223/8. maddesi uygulanmıştır. TCK'nın 191/5. maddesi, erteleme süresi zarfında kişinin tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda dördüncü fıkraya göre ihlâl nedeni sayılacağını belirtmektedir. CMK'nın 223/8. maddesi ise bu durumu kovuşturma şartının ortadan kalkması olarak kabul etmekte ve davanın düşmesine karar verilmesini zorunlu kılmaktadır.
20. Ceza Dairesi 2015/7709 E. , 2017/500 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Sanığın bu suçu, daha önce işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlediği anlaşılmakla, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, 18.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.