Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6547
Karar No: 2022/2556
Karar Tarihi: 24.02.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/6547 Esas 2022/2556 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/6547 E.  ,  2022/2556 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
    İlk DereceMahkemesi : Mersin 1. İş Mahkemesi



    Dava, Kurum işlemin iptali istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı SGK vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili, aksi yönde Kurum işleminin iptali ile davacının 2016 yılına ait Ek 5. madde kapsamındaki sigortalılığının ilk başvuru tarihinden tekrar sigortalı işçi olarak çalışmaya başladığı tarihe kadar geçerli olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı Kurum vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulü ile “davacının 20.07.2016 tarihine kadar olan 02.06.2016 - 20.07.2016 tarihleri arasındaki EK:5 sigortalılığına ilişkin kurum işleminin iptaline, davacının 21.07.2016-19.12.2016 tarihleri arasında EK-5 sigortalısı olduğunun tespitine” karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
    Bölge Adliye Mahkemesince, “davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine” karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı Kurum vekili tarafından sunulan dilekçe ile özet olarak eksik araştırma ve incelemeyle karar verildiği belirtilmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak usul ve yasaya aykırı olan İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    6111 sayılı Yasa'nın 51. maddesi ile 5510 sayılı Yasa'ya eklenen “Tarım veya Orman İşlerinde Hizmet Akdiyle Süreksiz Olarak Çalışanların Sigortalılığı” başlıklı EK 5. madde ile “ 4 üncü madde ile isteğe bağlı sigortalılık hükümleri ve 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi kapsamında sigortalı olmayan, kendi sigortalılıklarından dolayı bu Kanunlara göre gelir veya aylık almayan ve 18 yaşını doldurmuş olanlardan; tarım veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz olarak çalışanlar, örneği Kurumca hazırlanan ve Kurumca belirlenen ilgili muhtarlık, birlik, kuruluş, il veya ilçe tarım müdürlükleri tarafından usulüne uygun olarak düzenlenip onaylanmış belgeleri ile talepte bulundukları tarihten itibaren sigortalı sayılırlar.
    Bu madde kapsamındaki sigortalılık; 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt  bendi  dâhil olmak  üzere 4  üncü  maddeye  istinaden sigortalı  olarak çalışmaya başlayanların çalışmaya başladıkları tarihten, sigortalılıklarını sona erdirme talebinde bulunanların talep tarihinden, prim borcu bulunanlardan talepte bulunanların primi ödenmiş son günden, gelir ya da aylık talebinde bulunanların aylığa hak kazanmış olmak şartıyla talep tarihinden ve ölen sigortalının ölüm tarihinden itibaren sona erer.
    Bu madde kapsamındaki sigortalıların 4 üncü madde kapsamında çalışmaları halinde, bu madde kapsamındaki sigortalılıkları sona erer. 4 üncü madde kapsamındaki çalışmanın sona ermesi halinde, bu madde kapsamındaki çalışmasının devam etmesi kaydıyla çalışmanın sona erdiği tarihi takip eden günden itibaren bu madde kapsamındaki sigortalılıkları kendiliğinden başlar.
    Tarım veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz olarak çalışanlar, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılırlar. Bunlar hakkında bu Kanunun kısa vadeli sigorta kolları bakımından yalnızca iş kazası ve meslek hastalığı sigortası, uzun vadeli sigorta kolları yönünden malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası ile genel sağlık sigortası hükümleri uygulanır…” hükmünü içermekte olup; anılan madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, 5510 sayılı Yasanın 4’üncü madde ile isteğe bağlı sigortalılık hükümleri ve 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi kapsamında sigortalı olmayan, kendi sigortalılığından dolayı gelir veya aylık almayan ve 18 yaşını dolduranlardan; tarım veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz olarak çalışanlar, örneği Kurumca hazırlanan ve Kurumca belirlenen ilgili birimler tarafından usulüne uygun olarak düzenlenip onaylanmış belgelerle talepte bulunmaları halinde, talepte bulundukları tarihten itibaren sigortalı sayılacağı öngörülmüştür.
    Eldeki dava dosyasında; davacının 02.06.2016 tarihli giriş bildirgesine istinaden 5510 sayılı Kanunun Ek 5 kapsamındaki tarım sigortalılığının 02.06.2016 tarihinden itibaren başlatıldığı, 22.01.2016-20.07.2016 tarihleri arasında ve 19.12.2016 tarihinden itibaren devam eden 4/a kapsamında sigortalılığının, 02.06.2016-19.12.2016 tarihleri arasında ise Ek-5 kapsamında sigortalılığının bulunduğu, Kurum’un 11/12/2014 tarihli ve 2014/32 sayılı Genelgenin “Sigortalılığın Başlatıldığı Tarihte Zorunlu Sigortalı Oldukları Sonradan Tespit Edenler” başlıklı 4/2.1 maddesine göre “Kanunun ek 5.maddesi kapsamında sigortalı olmak için müracaat edenler hakkında ünitelerce öncelikle Kanunun 4.maddesinin 1.fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi kapsamında sigortalılığının bulunup bulunmadığı araştırılacak, SGK Tescil ve Hizmet Dökümü programından hizmet dökümü alınarak , ek 5.maddeye müracaat ettiği tarihten önceki ay 4.maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalışması var ise işten ayrılış bildirgesi verilip verilmediği sorgulanacak, işten ayrılış bildirgesi verilmemiş olanlar ile 4.maddenin 1.fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılığı olup çıkış işlemi yapılmamış olanların Ek 5.madde kapsamındaki talepleri reddedilecektir" düzenlemesi gereği davacının Ek 5 maddesi kapsamında sigortalı olmak için müracaatta bulunduğu tarih itibariyle devam eden 4/a kapsamında sigortalılığının bulunması nedeniyle, Ek 5 maddesi kapsamındaki sigortalılığını iptal ettiği anlaşılmaktadır .
    Somut olayda; davacı 02.06.2016 tarihinde Ek 5 maddesi kapsamında Tarım sigortalılığı tescil talebinde bulunmuş olup davacının 19.07.2016 ve 06.09.2016 tarihlerinde sigortalılık prim borcu ödemeleri mevcuttur. Davacının zorunlu 4/a maddesi kapsamındaki sigortalılığı 20.07.2016 tarihine kadar sürmüştür. Bu nedenle Kurum davacının Ek 5 maddesi kapsamında Tarım sigortalılık tescilini geçersiz saymıştır. Her ne kadar Ek 5 maddesi kapsamında Tarım sigortalılığı koşulları için 1. fıkrada belirtilen hallerin hepsinin aynı anda, birlikte yer alması gerekmekte ise de davacının 20.07.2016 tarihinde 4/a maddesi kapsamında sigortalılığı sona erdiğinden 21.07.2016 tarihi itibariyle Ek 5 maddesi kapsamında Tarım sigortalılığına engel hali ortadan kalkmaktadır. Davacının bir sonraki 4/a maddesi kapsamındaki sigortalılığı 19.12.2016 tarihinde başlamış, davacı da bu tarihte Ek 5 maddesi kapsamında Tarım sigortalılığı için “durdurma” başvurusunda bulunmuştur. Bu durum karşısında, davacının durdurma talebinde bulunduğu 19.12.2016 tarihinden geriye doğru hesaplama yapılarak Ek 5 maddesi kapsamında Tarım sigortalılığı için ödediği primlerinin karşıladığı sürelerde, Ek 5 maddesi kapsamında Tarım sigortalısı olduğunun kabulü gerekmektedir.
    Mahkemece yapılması gereken iş; davacının yatırmış olduğu Ek 5 maddesi kapsamında sigortalılık primlerinin 21.07.2016-19.12.2016 tarihleri arasında hangi süreleri karşıladığı Kurum’dan sorulmalı, sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, Mahkemece hatalı değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesi kararının, HMK'nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi