MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I)Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanıklar Halil Polat ve ..."ın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II)Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Gerekçeli kararda hüküm kısmında uygulama maddesi olan 5237 sayılı TCK"nın 142/2-h maddesinin sehven 142/1-h olarak belirtilmesi mahalinde düzeltilebilir yazım hatası olarak görülmüştür.
Sanıklar hakkında kurulan hükümlerde suç tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 63. maddesi ile yapılan değişiklikten sonra işlenen suçlar nedeniyle TCK"nın 143. maddesi uyarınca “yarı oranında” artırım yapılması gerektiği gözetilmemiş ise de; bozma nedenine ve kararın niteliğine göre söz konusu husus ayrıca bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Dosya kapsamındaki delillerden sanıkların suçun işlendiği derneğe hangi zaman diliminde girdiklerinin net olarak tespit olunamadığı anlaşıldığından, sanıkların suçu gece vakti işlendiklerine dair hangi delillerin olduğu açıklanmadan haklarında kurulan hükümlerde TCK"nın 143. maddesine göre artırım yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar Halil Polat ve ..."ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümde ceza kısmından TCK"nın 143.maddesi çıkartılarak sonuç cezanın “6 yıl hapis cezası ile

cezalandırılmasına,” şeklinde belirlenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III)Sanıklar hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Suçun işlendiği Sınır Tanımayan Doktorlar Derneğinin işyeri vasfında olduğu görülerek aksi yöndeki tebliğname görüşüne iştirak olunmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Sanıkların müştekinin müdürlüğünü yaptığı dernek vasfındaki işyerinde eylemlerini gerçekleştirdikleri olayda; sanıklara ek savunma hakkı tanınması suretiyle TCK"nın 116.maddesinin 2.fıkrası uyarınca iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçundan uygulama yapılması gerektiği halde, aynı kanun maddesinin 1.fıkrasında düzenlenen konut dokunulmazlığını ihlal suçundan ceza tayin edilmesi,
Kabule göre;
2)Sanıkların eylemin başından itibaren fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek atılı suçu işledikleri sabit görülen olayda, haklarında tayin olunan cezada TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
3)Sanıkların suçu gece vakti işlendiklerine dair hangi delillerin olduğu açıklanmadan haklarında kurulan hükümlerde TCK"nın 116/4. maddesine göre uygulama yapılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar Halil Polat ve ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK"nun 326/son. maddesi gereği ceza süresi yönünden sanıkların kazanılmış haklarının korunmasına, 20/05/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.