Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5183 Esas 2019/259 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5183
Karar No: 2019/259
Karar Tarihi: 21.01.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5183 Esas 2019/259 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/5183 E., 2019/259 K. numaralı kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olduğu suçlamasıyla cezalandırılmasına karar verildiği belirtilmiştir. TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 53, 58/9, 62 ve 63. maddeleri uyarınca cezalandırılan sanık müdafi tarafından yapılan istinaf başvurusu ise esastan reddedilmiştir. Kararda, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, özleri değiştirmeden tartışıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu belirtilerek, sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği ifade edilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- TCK'nın 314/2 maddesi: \"Bir silahlı örgüte üye olma\"
- 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi: \"Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun\"
- 3713 sayılı Kanunun 53. maddesi: \"Terörizmin finansmanının suç sayıldığı haller\"
- 3713 sayılı Kanunun 58/9 maddesi: \"Terörizmin finansmanının önlenmesi çerçevesinde bankaların yükümlülükleri\"
- 3713 sayılı Kanunun 62. maddesi: \"Mal

16. Ceza Dairesi 2018/5183 E. , 2019/259 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 53, 58/9, 62, 63. maddeleri gereğince cezalandırılmasına yönelik hükme yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 21.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.