Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/9995
Karar No: 2019/11397
Karar Tarihi: 30.09.2019

Hırsızlık - iş yeri dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/9995 Esas 2019/11397 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, sanıkların hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyet hükümleri olduğu belirtilmiştir. Sanıklardan birinin mala zarar verme suçundan verilen hüküm katılan vekilinin temyizi üzerine incelenmiş ve adli para cezasının miktarına göre doğrudan hükmolunan adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından temyiz istemi reddedilmiştir. Diğer sanığın mala zarar verme suçlarından verilen hükümler katılan vekilinin temyizi üzerine incelenmiş ve tekerrüre esas alınan ilamın uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin olduğu, bu suç yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılması gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Son olarak, hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin yerinde görüldüğü belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 6217 sayılı Yasa'nın 26. maddesi
- 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'a eklenen geçici 2. madde
- TCK'nun 191/1. maddesi
- 6545 sayılı Kanun
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191. maddesi
-
17. Ceza Dairesi         2019/9995 E.  ,  2019/11397 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece sanıklar ..., ... hakkında hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
    I) Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan verilen hükmün katılan vekilinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
    Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Yasa"nın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000,00 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından, katılan ... vekilinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK" nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II) Sanık ... hakkında mala zarar verme suçlarından verilen hükümlerin katılan vekilinin temyiz talebi üzerine yapılan incelemede;
    Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ilamın, TCK"nun 191/1. maddesi uyarınca hükmolunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin olduğu, 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin değiştirilmiş olması ve anılan Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddesindeki düzenleme karşısında; bu suç yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılıp tekerrüre esas olmaması halinde adli sicil kaydındaki diğer ilamlar incelenerek tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görüldüğünden ve Anayasa Mahkemesinin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usûl ve kanuna uygun bulunan hükümlerin, tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
    III) Sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin katılan vekilinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1) Katılan ...’ın hazırlıkta emniyette verdiği beyanında, saat 19.00 sıralarında iş yerinden ayrılarak evine gittiğini gece saat 01.30 sıralarında güvenlik görevlilerinin kendisini aradığını bildirdiği, güvenlik görevlisi tanıkların 01.00 sıralarında iş yerinde hırsızlık olduğunu fark ettiklerini beyan ettiği, olay günü gecenin 19.42’de başladığının tespit edilmesi karşısında; güvenlik görevlilerinin iş yerinde hırsızlık olduğunu fark etmeden önce en son hangi saatte olay yerini kontrol ettiklerinin, işe hangi saatte başladıkları sorulmadan ve hırsızlık suçundan TCK’nun 143. ve 116/4. maddelerinin uygulanma sebeplerinin karar yerinde tartışılmadan hüküm kurulması,
    2) T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    3) Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ilamın, TCK"nun 191/1. maddesi uyarınca hükmolunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin olduğu, 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin değiştirilmiş olması ve anılan Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddesindeki düzenleme karşısında; bu suç yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılıp tekerrüre esas olmaması halinde adli sicil kaydındaki diğer ilamlar incelenerek tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun tartışılması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilinin temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 30.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi