Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/17007
Karar No: 2013/6033

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/17007 Esas 2013/6033 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı işyerinde inşaat ustası olarak çalıştığını ve iş sözleşmesinin haksız bir şekilde feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı talebinde bulunmuştur. Mahkeme, hizmet tespiti ile birlikte alacak taleplerinin istenmesi üzerine hizmet tespit davası tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmiştir. Davacı kesintisiz çalıştığını ispatlayamadığı için hizmet tespit davası reddedilmiştir. Ancak, davalının iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilmediği gerekçesiyle ihbar ve kıdem tazminatı kabul edilmiştir. Dosyadaki kanıtlara göre kıdem tazminatına esas alınan hizmet süresine ilişkin taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. İşçinin kesintisiz çalışıp çalışmadığına dair bilgi ve belgeler eksik olduğundan kıdem tazminatına esas hizmet süresinin belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, davacının ıslah dilekçesi ile faiz talebinde bulunmadığı halde faize hükmedilmiştir. Bu durum da taleple bağlılık ilkesine aykırıdır. Kararın gerekçesi bu şekildedir.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun \"Taleple Bağlılık İlkesi\" başlıklı 26. maddesi.
- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'n
22. Hukuk Dairesi         2012/17007 E.  ,  2013/6033 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, inşaat ustası olarak 06.07.2005 tarihinden itibaren davalı işyerinde kesintisiz çalıştığını, 31.08.2009 tarihinde iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini, emekli olmak için Sosyal güvenlik Kurumuna başvurduğunda sigortasının eksik yatırıldığını öğrendiğini hizmet tespit davası açarak kıdem ve ihbar tazminatlarını istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, davacının kalıp ustası olarak süreli iş yaptığını, işin süresi bitince istifa ederek işten ayrıldığını, işe giriş yaptıktan sonra kısa süre sonra sonra üçünçü kişilere ait farklı işyerlerinde çalıştığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, alacak taleplerinin hizmet tespiti ile birlikte istemesi üzerine hizmet tespit davası tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmesine karar verilmiş, tespit davası bekletici mesele yapılmış, davacı kesintisiz çalıştığını ispatlayamadığı için hizmet tespit davasının reddine karar verilmiştir. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi tarafından red kararının onanması üzerine toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle ihbar ve kıdem tazminatının kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Kıdem tazminatına esas alınan hizmet süresine ilişkin taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Somut olayda inşaat kalıp ustası olarak çalışan davacı 06.07.2005- 31.08.2010 arası davalı işyerinde kesintisiz çalıştığını belirterek işçilik alacaklarını talep etmiştir. Davacı tanıkları davacının çalışmasının kesintisiz ve sürekli olduğunu davalının bilgisi ve gözetimi dahilinde kısa süreli başka inşaatlarda çalışmalarının olduğunu beyan etmiştir. Dosya arasına alınan Hizmet döküm cetveline göre davacının davalı işverende çalıştığı kabul edilen dönem ile ilgili başka şirketlere ait giriş ve çıkış kayıtları bulunmaktadır. Sosyal Güvenlik Kurumuna işveren olarak bildirim yapan şirketler ile davalı işveren arasındaki ilişki dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Sözkonusu şirketler ile davalı şirket arasındaki ilişkiyi gösterir bilgi ve belgelerin toplanarak aralarında asıl – alt işveren ilişkisi ya da işyeri devri olup olmadığı araştırılıp tespit edilerek kıdem tazminatına esas hizmet süresinin belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde kabul kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    2- Kabule göre de de ıslah dilekçesi ile faiz talep edilmediği halde ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi hatalıdır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun "taleple bağlılık ilkesi" başlığını taşıyan 26. maddesinde "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." hükmüne yer verilmiştir.
    Davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak dava açtığı ancak ıslah ile artırdığı miktarlar için faiz talebi bulunmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Faiz talep edilmediği halde Mahkemece mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 74. ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26 maddesi hükmüne aykırı olarak talebin aşılması sureti ile ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 22.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi