Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/17006
Karar No: 2013/6032

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/17006 Esas 2013/6032 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, davacı çalışanın iş sözleşmesinin istifa nedeni ile son bulduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle, kıdem ve ihbar tazminatı istemlerini kabul etmemiştir. Ancak, diğer hakları için davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya incelendikten sonra Yargıtay, işçinin kendi isteğiyle haklı bir neden olmaksızın işten ayrılmasının istifa olarak değerlendirilmesi gerektiğini ve tarafların belirli bir süre daha çalışma yönünde iradelerinin birleşmesi halinde iş sözleşmesinin ikale yoluyla sona erdiği kabul edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Tanıkların ifadeleri ve dosya kapsamından, davacının kendi isteğiyle ve haklı bir neden olmadan işten ayrıldığı anlaşıldığı için, kıdem ve ihbar tazminatları için kararın bozulması gerektiği hükmedilmiştir. Kanun maddeleri: İş Kanunu'nun 24. maddesi (iş sözleşmesinin derhal feshi) ve 17. maddesi (önelli fesih bildirimi).
22. Hukuk Dairesi         2012/17006 E.  ,  2013/6032 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, ücret ve ikramiye ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, iş sözleşmesinin haksız şekilde 01.09.2009 tarihinde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile izin, fazla mesai ve ücret ve ikramiye alacağını istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, davacının Adalet bakanlığı katiplik sınavını kazanması sebebi ile 31.08.2009 tarihinde işten ayrılacağını belirttiğini, 04.09.2009 tarihli dilekçesi ile de işten ayrılma işleminin yürürlüğe konmasını istediğini davacının kendi isteği ile işten ayrılması sebebi ile kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, diğer haklarının ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı tarafın karar defterinde 01.09.2009 tarihinde davacının işi bıraktığı belirtilmesine karşın bir gün önce 31.08.2009 tarihinde iş sözleşmesinin istifa nedeni ile son bulduğunu kuruma bildirmesinin çelişki yarattığını, davacının 01.09.2009-04.09.2009 tarihleri arasında raporlu olduğunu, davacının istifa ettiği hususun davalı tarafından ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasında, iş ilişkisinin işçinin istifası ile sona erip ermediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Genel olarak iş sözleşmesini fesih hakkı, karşı tarafa yöneltilmesi gereken tek taraflı bir irade beyanı ile iş sözleşmesini derhal veya belirli bir sürenin geçmesiyle ortadan kaldırabilme yetkisi veren, bozucu yenilik doğuran bir haktır. İşçinin haklı nedenle iş sözleşmesini derhal feshi 4857 sayılı İş Kanunu"nun 24 üncü maddesinde düzenlenmiştir. İşçinin önelli fesih bildiriminin normatif düzenlemesi ise aynı yasanın 17 nci maddesinde ele alınmıştır. Bunun dışında Kanunda işçinin istifası özel olarak düzenlenmiş değildir.
    İşçinin haklı bir nedene dayanmadan ve bildirim öneli tanımaksızın iş sözleşmesini feshi, istifa olarak değerlendirilmelidir. İstifa iradesinin karşı tarafa ulaşmasıyla birlikte iş ilişkisi sona erer. İstifanın işverence kabulü zorunlu değilse de, işverence dilekçenin işleme konulmamış olması ve işçinin de işyerinde çalışmaya devam etmesi halinde gerçek bir istifadan söz edilemez. Bununla birlikte istifaya rağmen tarafların belirli bir süre daha çalışma yönünde iradelerinin birleşmesi halinde, kararlaştırılan sürenin sonunda iş sözleşmesinin ikale yoluyla sona erdiği kabul edilmelidir.
    Somut olayda; 08.06.2005 tarihinden itibaren işyerinde muhasebe elemanı olarak çalışan davacının Adalet bakanlığı katiplik sınavını kazandığı, 29.06.2009 tarihinde Uşak adli yargı adalet komisyonunca yapılan sözlü sınavda başarılı olduğu, 15.09.2009 tarihinde Banaz Adliyesinde sözleşmeli zabit katibi olarak göreve başladığı uyuşmazlık dışıdır. Tanıklar davacının katiplik sınavını kazandığını, ayın 15"inde adliyede çalışmaya başlaması gerektiği için işten ayrılacağını söylediğini, 31.08.2009 tarihinde işi bırakıp gittiğini, 31.08.2009 tarihinde genel sekretere odanın anahtarını teslim ettiğini beyan etmiştir. Davacının 31.08.2009 tarihinde fiilen işten ayrıldığı, 01.09.2009- 04.09.2009 tarihlere arasında rapor kullandığı, 04.09.2009 tarihli dilekçesi ile "kanuni süre içinde işyerinden ayrılacağını bildirdiği talebinin işleme konularak yasal haklarının ödenmesini" istediği, davacının kendi isteği ile ve haklı neden olmadan işten ayrıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Kıdem ve ihbar tazminatının reddine karar verilmesi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 22.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi