16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5165 Karar No: 2019/257 Karar Tarihi: 21.01.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5165 Esas 2019/257 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi'nin 2018/5165 E. ve 2019/257 K. sayılı kararına göre, sanık silahlı terör örgütüne üye olmaktan suçlu bulunmuş ve TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 53, 58/9, 62 ve 63. maddeleri uyarınca cezalandırılmıştır. Temyiz başvurusu reddedilen kararda, yargılama sürecindeki usul işlemlerinin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan delillerin hukuka uygun bir şekilde elde edildiği ve işin özelliğine uygun olarak iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak bir biçimde sergilendiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekilde açıklanabilir: TCK'nın 314/2 maddesi \"Terör örgütüne üye olma\", 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi \"Terörizmin finansmanının önlenmesi hakkında kanun\", 53. madde \"İçeriği suç teşkil eden yayınlar\", 58/9. madde \"Telekomünikasyon yollarıyla gerçekleştirilen suçlar\" ve 62-63. maddeler ise \"Hükümlülüklerin infazı\".
16. Ceza Dairesi 2018/5165 E. , 2019/257 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 53, 58/9, 62, 63. maddeleri gereğince cezalandırılmasına yönelik hükme yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 21.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.