Esas No: 2021/8480
Karar No: 2022/2547
Karar Tarihi: 24.02.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/8480 Esas 2022/2547 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/8480 E. , 2022/2547 K."İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
İlk Derece
Mahkemesi :... 33. İş Mahkemesi
Dava, davacının 15.04.2008-23.02.2010 tarihleri arasında aylık 1500,00 TL net ücretle davalı işverenlikte ön muhasebe elemanı olarak kesintisiz çalıştığının tespiti ile prime esas kazancının tespiti istemlerine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesince istinaf başvurularının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Bilindiği üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/1-c. maddesi, bir mahkeme hükmünün kapsamının ne şekilde olması gerektiğini açıklamıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Hükmün Kapsamı” başlıklı 297. maddesinde:
“(1) Hüküm "Türk Milleti Adına" verilir ve bu ibareden sonra aşağıdaki hususları kapsar:
a)Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini,
b)Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini,
c)Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri,
ç)Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini,
d)Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını,
e)Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi,
(2)Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlemesi getirilmiştir.
Buna göre bir mahkeme hükmünde, tarafların iddia ve savunmalarının özetinin, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinin, sabit görülen vakıalarla, bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin birer birer, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde hükümde gösterilmesi gereklidir.
Somut olayda, davacı tarafça davalı şirket nezdinde geçen kesintisiz ve sürekli hizmetin tespiti dava edilmiştir. İhtilaf konusu dönem içerisinde (15.04.2008-23.02.2010 tarihleri arasında) davalı şirket işyerince 13.03.2009-23.02.2010 tarihleri arasında davacı adına Kurum'a tam gün üzerinden hizmet bildiriminde bulunulmuştur. Bu takdirde Mahkemece, Kuruma bildirilen hizmet süreleri yönünden infazda tereddüt uyandıracak ve mükerrer tespite meydan verecek şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bu durum bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370/2. maddesi gereğince verilen karar düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10 Hukuk Dairesi kararının 2 numaralı bendinde yer alan “23/02/2010” tarihinin silinerek yerine gelmek üzere “12.03.2009” tarihinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgililere iadesine 24.02.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.