Esas No: 2021/11972
Karar No: 2022/2678
Karar Tarihi: 28.02.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/11972 Esas 2022/2678 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/11972 E. , 2022/2678 K."İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
No : 2020/1041-2021/1053
İlk Derece
Mahkemesi :İnegöl İş Mahkemesi
No :2019/112-2020/244
Dava, Kurumca iptal edilen sigortalı çalışmalarının gerçek ve fiili olduğunun tespiti ile aksine kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesince davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesi kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili, davacının, davalı şirkete ait 1181107.016 sicil numaralı iş yerinden 24/05/2012-04/05/2016 tarihleri arasında, diğer davalı ...'e ait ...sicil numaralı iş yerinden ise 05/05/2016-12/07/2017 tarihleri arasında davacı adına yapılan bildirimlerin fiili olmadığı gerekçesiyle davalı Kurum tarafından iptal edildiğini, Dava, Kurumca iptal edilen sigortalı çalışmalarının gerçek ve fiili olduğunun tespiti ile aksine kurum işleminin iptali istemiştir.
II-CEVAP:
Davalı şirket vekili, davanın kabulüne ancak aleyhe yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın kabulüne ancak aleyhe yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Kurum vekili, davanın reddini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE
MAHKEME KARARI
Mahkemece, “iddia, savunma, kurum kayıtları, tanık beyanları, SGK tahkikat dosyası, vergi kayıtları, sosyo-ekonomik durum araştırma tutanakları ve diğer tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; inceleme raporu ile mevcut dosyamızdaki tanık beyanlarının çeliştiği, yine denetim raporunda sigortalının çalışmasına ve mesleğine ilişkin alınan yazılı beyanların birbiri ile örtüşmediği, davalı işyerinin aile işletmesi olduğu savunması ve çalışan sayısı dikkate alındığında çalışanların birbirini tanımamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, tüm bu nedenlerle davacının sigortalılığa esas fiili ve gerçek bir çalışmasının bulunmadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesi, “Sosyal Güvenlik Denetmeni tarafından düzenlenmiş 26/04/2017 tarih ve 2017/IS/046 sayılı Araştırma İnceleme Raporuna esas tespitler, beyanlar ve tutanaklar, Sosyal Güvenlik Denetmeni tarafından beyanlarına başvurulan davacı ile diğer kişilerin; gerek kendilerine gerekse adlarına bildirim yapılan diğer kişilerin yaptıkları işlere ve çalışma şekillerine ilişkin çelişkili beyanlarda bulunmaları, iptal edilen bildirimlerin akrabalık ilişkisi nedeniyle adı geçenlere sigortalılık sağlama düşüncesinden kaynaklandığının, fiili ve gerçek bir çalışmaya dayanmadığının gerek eldeki dosya gerekse anılan Denetmen raporuna istinaden hizmet bildirimleri iptal edilen kişilerin açtıkları davalar sonucu verilen ve aynı gün Dairemizce istinaf incelemesi yapılan diğer dosyaların kapsamlarından anlaşılması, mevcut deliller karşısında komşu iş yeri sahiplerinin veya çalışanlarının dinlenmesinin sonuca etkili olmayacağının belirgin bulunması, Sosyal Güvenlik Denetmenince düzenlenen ve aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli sayılması gereken raporun aksinin yani iptal edilen bildirimlerin fiili ve gerçek bir çalışmaya dayandığının davacı tarafından somut, yeterli ve inandırıcı delillerle kanıtlanamaması, İlk Derece Mahkemesinin gerekçesi hep birlikte değerlendirildiğinde; davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.” gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili, eksik inceleme nedeniyle kararın bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Sahte sigortalılığa dayanan davalar hizmet tespiti içerikli olmakla, davanın Yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79. maddesi ile 5510 sayılı Yasa’nın 86. maddesinde bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunlu olup mahkemece, tarafların sunduğu deliller ile yetinilmemeli, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri esas alınarak kendiliğinden araştırma ilkesi benimsenmeli, sigortalılığın kabulü ve hüküm altına alınabilmesi için hizmet akdinin ve eylemli çalışmanın varlığı ortaya konulmalıdır.
Yukarıda anlatılanlar nazarında Mahkemece, iptale konu 24/05/2012-12/07/2017 arasındaki sürenin fiili ve gerçek bir çalışma olup olmadığı hususunda davacının Yapı Kredi Bankası hesabına maaş adı altında para yatırılması karşısında, ödemeleri yapanın kim/hangi şirket olduğu, bu ödemelerin maaş ödemesi mi olduğu araştırılmalı, bu ödemelerin davacının çalışma iddiasını teyit eder nitelikte olup olmadığı belirlenmeli, sigortalılığı geçerli sayılan diğer bildirim sahipleri ile ihtilaf konusu döneme ilişkin bulunan bordrolu tanıkların yeteri kadarının beyanlarına başvurulmalı, davacının çalışmasının fiili ve gerçek bir çalışma olup olmadığına ilişkin gerekli tüm araştırmalar yapıldıktan sonra hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir.
Mahkemece yukarıda belirtilen hukuki ve maddi olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesiinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1. Maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 28/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.