Esas No: 2021/12339
Karar No: 2022/2660
Karar Tarihi: 28.02.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/12339 Esas 2022/2660 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/12339 E. , 2022/2660 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
No : 2020/255-2021/1284
İlk Derece
Mahkemesi : ... 3. İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı fer'i müdahil Kurum ve davalı vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın davalı ve fer'i müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi
I-İSTEM
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalı ... kurumuna bağlı ... İÖO'nda 17/09/1998 tarihinde hademe olarak çalışmaya başladığını, halen çalıştığını, son ücretinin 1500 TL olduğunu, davalı işyerinden bildirimlerinin 2001 yılında yapılmaya başlamış olduğunu, kuruma bildirilen dönemlerde primlerinin eksik bildirildiğini ileri sürerek davacının sigortalı hizmet başlangıç tarihinin 17/09/1998 tarihi olarak tespitine ve davalı işyerindeki eksik yatırılan primlerine ilişkin çalışmalarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP
Davalı ...'na usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zaptı tebliğ edilmiş, davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamış, vekili duruşmalarda davanın reddini savunmuştur.
Feri müdahil Kurum vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle, davacının davasını işyerinde tutulması gereken dosyalar, kurumdaki belge ve ücret bordroları ile ispat etmesi gerektiğini, kurumdan belgelerin celbi gerektiğini, hak düşürücü sürenin de dikkate alınması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne, davacının ... İÖO'na ait 605974.34.06 sicil sayılı işyerinden ...'na bildirilenler dışında, 17/07/1998-31/07/1998 tarihleri arasında 13 gün, günlük 2,10 TL ücretle, 01/08/1998-30/09/1998 tarihleri arasında 90 gün, günlük 2,10 TL ücretle, 01/10/1998-31/12/1998 tarihleri arasında 180 gün, günlük 2,34 TL ücretle, 01/01/1999-30/06/1999 tarihleri arasında 180 gün, günlük 3,11 TL ücretle, 01/07/1999-31/12/1999 tarihleri arasında 90 gün, günlük 3,79 TL ücretle, 01/01/2000-31/03/2000 tarihleri arasında 90 gün, günlük 4,00 TL ücretle, 01/04/2000-30/06/2000 tarihleri arasında 30 gün, günlük 5,00 TL ücretle, 01/07/2000-31/07/2000 tarihleri arasında 150 gün, günlük 5,00 TL ücretle, 01/08/2000-31/12/2000 tarihleri arasında 65 gün, günlük 5,00 TL ücretle, 01/01/2001-31/03/2001 tarihleri arasında 79 gün, günlük 5,00 TL ücretle, 01/04/2001-30/06/2001 tarihleri arasında 30 gün, günlük 7,00 TL ücretle, 01/07/2001-31/07/2001 tarihleri arasında 30 gün, günlük 7,00 TL ücretle, 01/08/2000-31/12/2001 tarihleri arasında 150 gün, günlük 7,00 TL ücretle, 01/01/2002-31/03/2002 tarihleri arasında 90 gün, günlük 7,40 TL ücretle, 01/04/2002-30/06/2002 tarihleri arasında 90 gün, günlük 9,26 TL ücretle, 01/07/2002-31/12/2002 tarihleri arasında 90 gün, günlük 10,92 TL ücretle, 01/01/2003-31/03/2003 tarihleri arasında 90 gün, günlük 10,92 TL ücretle, 01/04/2003-30/06/2003 tarihleri arasında 90 gün, günlük 13,10 TL ücretle,01/07/2003-31/12/2003 tarihleri arasında 180 gün, günlük 15,27 TL ücretle, 01/01/2004-30/06/2004 tarihleri arasında 180 gün, günlük 18,32 TL ücretle, 01/07/2004-31/12/2004 tarihleri arasında 180 gün, günlük 14,81 TL ücretle, 01/01/2005-31/12/2005 tarihleri arasında 360 gün, günlük 16,29 TL ücretle, 01/01/2006-31/12/2006 tarihleri arasında 360 gün, günlük 17,70 TL ücretle, 01/01/2007-30/06/2007 tarihleri arasında 180 gün, günlük 18,75 TL ücretle, 01/07/2007-31/12/2007 tarihleri arasında 180 gün, günlük 19,50 TL ücretle, 01/01/2008-30/06/2008 tarihleri arasında 180 gün, günlük 20,28 TL ücretle, 01/07/2008-31/12/2008 tarihleri arasında 180 gün, günlük 21,29 TL ücretle, 01/01/2009-30/06/2009 tarihleri arasında 180 gün, günlük 22,20 TL ücretle, 01/07/2009-31/12/2009 tarihleri arasında 100 gün, günlük 23,10 TL ücretle, 01/01/2010-30/06/2010 tarihleri arasında 107 gün, günlük 24,30 TL ücretle, 01/07/2011-31/12/2011tarihleri arasında 4 gün, günlük 26,55 TL ücretle,01/01/2012-30/06/2012 tarihleri arasında 30 gün, günlük 27,90 TL ücretle,01/07/2012-31/12/2012 tarihleri arasında 62 gün, günlük 29,55 TL ücretle,01/01/2013-30/06/2013 tarihleri arasında 100 gün, günlük 31,35 TL ücretle,01/07/2013-31/12/2013 tarihleri arasında 120 gün, günlük 32,62 TL ücretle,01/01/2014-30/06/2014 tarihleri arasında 78 gün, günlük 34,05 TL ücretle,01/07/2014-31/10/2014 tarihleri arasında 120 gün, günlük 35,70 TL ücretle daha 506 ve 5510 sayılı yasa kapsamında hizmet akdi ile çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
B-BAM KARARI
... Bölge Adliye Mahkemesi, fer'i müdahil Kurum ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının HMK nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verildi.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı ... vekili, hak düşürücü sürenin dolduğunu ve çeşitli tarihlerde farklı firmalardan hizmet alımı yapıldığını, hizmet alımının yapıldığı bu tarihlerde müvekkili bakanlığın herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
Feri müdahil Kurum vekili, dava dilekçesinde açık bir şekilde talep sonucunun belirtilmediğini, kurumun yazılı kayıtları ile çelişen tanık beyanlarının hükme esas alındığını, davacının iddiasını tanık beyanları dışında resmi yazılı ve sağlıklı deliller ispatlayamadığını ve kurum aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesidir. 506 sayılı Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olması nedeni ile özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanması gerektiği özellikle göz önünde bulundurulmalıdır.
İnceleme konusu dosyada; davacı 17.09.1998-2014 yılının 11. ayına kadar çalıştığının tespitini talep etmiş, mahkemece davacının 17.07.1998-31.10.2014 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26. maddesi uyarınca; "Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Aynı Kanunun 294-301 maddelerinde ise mahkeme kararlarının nasıl olması gerektiği belirlenmiştir. Bu düzenlemelere göre Mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Kanunun 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükümleri öngörülmüş olup, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması, zorunludur.
Somut dosyada gerekçeli kararın talebi açıklayan ilk bölümünde talebin 17.0.1998 olduğu belirtilip devamında hükümde 17.07.1998 tarihine yer verilerek ve ayrıca talep de aşılarak davanın kabulüne karar verilmesi, bu şekilde kendi içinde çelişkili hüküm kurulması yerinde değildir.
Mahkemece yukarıda belirtilen hukuki ve maddi olgular göz önünde bulundurulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, fer'i müdahil Kurum ve davalı vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle sair yönler incelenmeksizin BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 28.02.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.