17. Hukuk Dairesi 2016/9083 E. , 2019/3602 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası nedeniyle tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin rent a car"dan kiraladığı araç ile 04/06/2012 tarihinde trafik kazası geçirdiğini, kazanın yaşanmasında göbekten önceki sağa dönen yolun köşe virajın oransız bir biçimde göbek doğrultusunda olmayacak şekilde dışarı doğru planlanması ters yola girilmesine sebep olduğunu, bu durumun kazanın yaşanmasında en büyük etken olduğunu, bu durumun davalı idarenin hizmet kusurundan kaynaklandığını, yaşanan bu kaza sebebiyle müvekkilinin yaralandığını, geçici iş göremezlik raporunun olduğunu ve bu durumdan dolayı çalıştığı işine son verildiğini, müvekkilinin kaza yaptığı rent a car"dan kiraladığı araç sahibi ..."in icra takibine başladığını ve manevi zararının da söz konusu olduğunu beyanla, tüm hakları saklı kalmak kaydı ile 1.250,00 TL maddi tazminat ve 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı idare vekili, zamanaşımı def"in de bulunmak suretiyle, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacı sürücü kazada %100 oranında kusurlu olduğundan ve bu nedenle davacı iddiasını ispatlayamadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava hizmet kusuruna dayalı olarak maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
Davacı, davalıyı hizmet kusuru nedeniyle dava etmiştir. Kamu hizmeti görmekle yükümlü olan idareler, kamu hizmeti sırasında verdikleri zararlardan dolayı özel hukuk hükümlerine tabi değildirler. Kamu tüzelkişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar, niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekmektedir.
Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re"sen) dikkate alınması zorunludur. O halde mahkemece, davanın HMK 114/1-b. maddesi gereğince yargı yolu caiz olmadığından HMK 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan ve rese"en görülen nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 26/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.