Esas No: 2021/10212
Karar No: 2022/2698
Karar Tarihi: 28.02.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/10212 Esas 2022/2698 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/10212 E. , 2022/2698 K."İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
No : 2019/1051-2021/1054
İlk Derece
Mahkemesi :... 3. İş Mahkemesi
No : 2017/25-2019/76
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, fer'i müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işverenin çiftlik işyerinde bekçi olarak 28.02.2010 - 25.11.2016 tarihleri arasındaki kesintisiz çalışmasının tespitine karar verilmesini istemiştir.
II-CEVAP
Davalı ... vekili; davacı ile müvekkili arasında hizmet ilişkisi bulunmadığını, davacının müvekkili ile arkadaşlık etmek için çiftlik evinde kaldığını, evde kalmasının bir gereği olarak meyve toplama, kümes hayvanları ile ilgilenme gibi işleri yaptığını, müvekkilinin de kendisine aylık belirli bir miktar harçlık verdiğini, çalışma şekli ve saatleri, izin, fesih sebebine ilişkin iddiaların da gerçeğe aykırı olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Fer'i müdahil ... vekili; davada hak düşürücü sürenin geçtiğini, Kamu düzenine ilişkin davalardan olması sebebiyle işbu davanın hiçbir kuşku ve duraksamaya meydan vermeyecek ölçüde ispatlanması gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
“Dinlenen tüm tanıklar davacının davalıya ait işyerindeki çalışma iddiasını doğrulamıştır.Tanıkların beyanlarından, davalı ...’a ait işyerinin yanında çiftliği olduğu, bir başka deyişle komşu çiftlik sahibi olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu tarihlerde davalıya ait işyerinin mevcut ve faal olduğunun Tapu ve Vergi Dairesi nezdindeki kayıtlardan anlaşılması, davacının davalıya ait işyerinde çalıştığı yönündeki tanıkların birbirini doğrulayan beyanları karşısında, davacının 28.02.2010-25.11.2016 tarihleri arasında 2426 gün süreyle davalı ...’a ait tesçilsiz işyerinde hizmet akdine dayalı olarak dönemin asgari ücreti ile çalıştığı anlaşılmakla davacının davasının kabulü ile davalı ...'a ait tescilsiz işyerinde 28/02/2010 - 25/11/2016 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı günün raiç asgari ücreti karşılığı 2426 gün çalıştığı ve davalı Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediğinin tespitine karar vermek kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesine dayalı olarak, " Davanın kabulüne,
Davacı...TC Kimlik numaralı ...'in davalı ...'a ait tescilsiz işyerinde 28/02/2010 - 25/11/2016 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı günün raiç asgari ücreti karşılığı 2426 gün çalıştığı ve davalı Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediğinin tespitine, " karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
... 3. İş Mahkemesi'nin, 14.03.2019 tarihli, 2017/25 E, 2019/76 K. sayılı kararına yönelik davalı vekili ile fer'i müdahil ... vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine,
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
feri müdahil kurum vekili Çalışmanın hiçbir kuşku ve duraksamaya meydan vermeyecek ölçüde yazılı delillerle ispatlanması gerekmekteyse de yargılama boyunca davacının çalışması hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ispatlanmamıştır. Yeterince ve usulüne uygun araştırma yapılmamıştır. Davacının ücreti ne şekilde aldığı değerlendirilmemiş, sadece davacıyı diğer davalının çiftlik evinde gören tanık beyanlarına itibar edilmiştir gerekçesiyle kararın bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
Hizmet tespiti davalarının amacı, hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Hizmet akdine dayalı çalışma olgusunun ispatında delil sınırlandırması yoksa da davacının Kurum sicil dosyası, işyeri özlük dosyası temin edilip işyerinin Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlendikten sonra iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, prime esas kazanca tabi ücretin ne olduğu, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.
Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
Davacının davalıya ait çiftlik evinde bekçi olarak geçen hizmetlerinin tespiti istemli olarak açmış olduğu eldeki davada, Mahkemece açıklanan şekilde fiili çalışmanın varlığının yöntemince araştırılmadan sonuca gidildiği ortadadır. Gerçekten davacının aile hayatıyla iş hayatının iç içe geçtiği çalışma ortamında, davalı çiftlik işyerinin kapsam ve kapasitesi(davacının hayvan bakımı yapıp yapmadığı bakılan hayvan sayısı ve hayvanların türü ile yine davacının bakımını yaptığı tarım alanı var ise bunun büyüklüğü), işyerinde yapılan hizmetlerin niteliğinin kısmı zamanlı çalışmayı gerektirip gerektirmediği, kaç kişi ile çalışılmasını gerektirdiği hususları net olarak belirlenmeden yazılı şekilde sonuca gidilmiş olması hatalıdır. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, feri müdahil kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, 28/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.