13. Ceza Dairesi Esas No: 2019/1835 Karar No: 2019/8471 Karar Tarihi: 20.05.2019
Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2019/1835 Esas 2019/8471 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından mahkum edilmiştir. Hırsızlık suçuyla ilgili olarak sanık ve müdafiinin temyiz itirazları reddedilerek hüküm onaylanmıştır. Ancak, konut dokunulmazlığının ihlali suçuyla ilgili olarak müştekinin iş yeri olarak kullandığı yer için \"konut dokunulmazlığının ihlali\" suçu yerine \"iş yeri dokunulmazlığını ihlal\" suçuyla hüküm kurulması ve adli para cezasına hükmedilmesi kanun maddelerine aykırı bulunmuştur. Bu nedenle, hükümler bozularak yeniden ele alınmıştır. TCK'nun 58. maddesi, 50. maddesi ve 53. maddesi kanun maddeleridir.
13. Ceza Dairesi 2019/1835 E. , 2019/8471 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali HÜKÜMLER : Mahkumiyet TEMYİZ EDENLER : Sanık ve müdafii, o yer Cumhuriyet Savcısı
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: I-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre sanık ve müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II-Sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Cumhuriyet Savcısının açıkça aleyhe olduğu anlaşılamayan ve ‘’hükümde çelişki yaratılması’’ gerekçesine dayanan temyizinin sonuçta lehe kabul edilmesi gerekmiştir. Ancak; 1-Müştekinin suça konu yeri işyeri olarak kullandığı, müştekinin işyeri olduğu belirtilerek kurulan hükümde; sanık hakkında "iş yeri dokunulmazlığını ihlal" suçu yerine "konut dokunulmazlığını ihlal" ile TCK"nun "116/2. maddesi" yerine TCK"nun "116/1. maddesi" şeklinde hüküm kurulması, 2- 5237 Sayılı TCK.nun 58. maddesinin 3. fıkrasında "tekerrür halinde sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezasıyla adli para cezası öngörülmüşse hapis cezasına hükmolunacağı" ve aynı Kanunun 50. maddesinin 2. fıkrasında ise, "suç tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde hapis cezasına hükmedilmişse bu cezanın artık adli para cezasına çevrilemeyeceği" düzenlenmesine aykırı olarak adli para cezasına hükmedilmesi, Kabule göre de;
3-Sanık hakkında verilen hapis cezasının TCK"nın 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesi karşısında TCK"nın 58. maddesi gereği tekerrür hükümlerinin ve TCK‘nın 53. maddesindeki hak yoksunluğunun uygulanamayacağının gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi gereğince sonuç ceza bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine, 20/05/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.