Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/896
Karar No: 2018/1813
Karar Tarihi: 13.03.2018

Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2018/896 Esas 2018/1813 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık hakkında çocuğun basit cinsel istismarı suçundan 3 yıl 9 ay (iki kez) ve 3 yıl 7 ay 22 gün (üç kez) hapis cezaları vermiştir. Sanığın mahkumiyetine karar verildiği celsede mağdurlar ve bir kısım mağdur velilerinin sanığa iftira attıklarını belirten dilekçeler sunduklarından bahisle yapılan yeniden yargılama talebi reddedilmiştir. Ancak, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun kararında belirtildiği gibi, mahkemeye bildirilmemesi sebebiyle hükümde dikkate alınmamış olan her olay ve delil \"yeni\" olarak nitelendirilmektedir. Bu doğrultuda, yargılamanın yenilenmesi talebi olarak ileri sürülen delillerin tespiti bakımından, kabule değer görülerek toplanacak diğer delillerle birlikte değerlendirildikten sonra yeniden yargılama yapılmasına karar verilmesi uygun olacaktır. Mahkeme kararındaki kanun maddeleri şunlardır: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 103/1, 103/3-d, 43/1, 62. maddeleri ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 318 ila 321. maddeleridir.
14. Ceza Dairesi         2018/896 E.  ,  2018/1813 K.

    "İçtihat Metni"

    Çocuğun basit cinsel istismarı suçundan sanık ..."in 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 103/1, 103/3-d, 43/1, 62. maddeleri gereğince 3 yıl 9 ay (iki kez) ve 3 yıl 7 ay 22 gün (üç kez) hapis cezaları ile cezalandırılmasına dair İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.01.2015 gün ve 2012/276 Esas, 2015/10 sayılı Kararının Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 06.07.2015 gün ve 2015/3681 Esas, 2015/7973 Karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, hükümlü müdafii tarafından yapılan yargılamanın yenilenmesi talebi ile ilgili olarak daha önceden değerlendirme yapılarak, talebin reddine karar verildiğinden dolayı yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair anılan Mahkemenin 19.07.2017 gün ve 2012/276 Esas, 2015/10 sayılı Ek kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 02.10.2017 tarihli, 2017/548 Değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.01.2015 tarihli kararını müteakip, sanık müdafiin, mağdurlar ile bir kısım mağdur velilerinin sanığa iftira attıklarını belirten dilekçeler sunduklarından bahisle yaptığı yeniden yargılanma talebinin reddine karar verilmiş ise de,
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11.03.2014 tarihli ve 2012/3-909 Esas, 2014/121 sayılı Kararında, “Delil ve olayların, yargılamanın yenilenmesi nedeni olarak kabul edilebilmesi için "yeni" olması gerekmektedir. Hükmü veren mahkemeye bildirilmemesi sebebiyle, hükümde dikkate alınmamış olan her olay ve delil hükümlü tarafından bilinip bilinmemesi önemli olmaksızın "yeni" olarak nitelendirilmektedir. Olay ya da delilin yeniliği, olayın kesin hükümden sonra meydana gelmiş olmasıyla değil, kesinleşmiş olan hükmün verilmesi sırasında değerlendirilip değerlendirilmediği ile bağlantılıdır. Kesin hükümden önce meydana gelen ancak mahkemenin bilgisine sunulmayan ya da mahkeme tarafından değerlendirilmeyen deliller ve olaylar da "yeni" sayılmalıdır. Bu doğrultuda hükmü veren mahkemeye bildirilmediğinden yargılama yapılırken değerlendirilemeyen her türlü olgu ve delil de "yeni" sayılmaktadır.” şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,
    Somut olayda, dosyada mevcut 21.01.2015 tarihli tutanak içeriği ile de sabit olduğu üzere, sanığın mahkumiyetine karar verildiği aynı tarihli celsede, mağdurlar ... ve ..."ün ısrarla söz istemesine rağmen Mahkeme başkanı tarafından kendilerine söz hakkı verilmediği, hüküm tesis edildiğinde ise her iki mağdurun da ayağa kalkarak "biz iftira attık" şeklinde konuştuklarının belirtildiği, aynı tarihli dilekçeler ile her iki mağdur ile birlikte diğer mağdurlardan ..."nin, 05.05.2015 tarihli dilekçe ile mağdur ... ve velisi olan babası ..."ın, yine 09.11.2015 tarihli dilekçe ile mağdur ... ile mağdur ..."ün velisi olan annesi ..."ün de 02.01.2017 tarihli ve 14.03.2017 tarihli CİMER dilekçelerinde özetle, sanığın üzerine atılı suçlamaları aslında gerçekleştirmediği, mağdurların birlikte karar vererek, sanığın kendilerinin öğrenim gördükleri okulda disiplinli ve sert tutumundan dolayı kendisinin okuldan gönderilmesi amacıyla iftira attıklarını belirttikleri,
    Ayrıca her ne kadar mahkemenin takdir hakkı ve delil değerlendirmesine ilişkin hususların kanun yararına bozma konusu yapılamayacağı yerleşik Yargıtay içtihatlarında belirtilmiş ise de, sanığın suç tarihi itibariyle kamu görevlisi olduğu, almış olduğu sonuç ceza itibariyle hukuki sonuçlarının ağır olacağı değerlendirilerek yapılan incelemede de, sanığın ilk aşamadan itibaren vermiş olduğu savunmaları ile üzerine atılı suçlamaları kabul etmediği ve idarecilik görevinde bulunduğu okula kamera sistemi kurulumunu sağladığını belirtmesine, üzerine atılı eylemlerin de okul içerisinde bulunan koridorlarda, merdivenlerde, laboratuvar sınıfı kapısında gerçekleştirildiği iddia olunmasına rağmen, okuldan kamera kayıtlarının istenilmediği, yine sanığın mağdur ..."e yönelik benzer eylemi nedeniyle beraatine karar verildiği ve mağdurun "...arkadaşlar kendilerine bu hareketlerin yapıldığını söyleyince ben de bana karşı da yapıldı... ben inanmıyordum ama ilgi çekmek için dedim... Herhangi bir şey yapmadığı halde böyle dedim..." şeklinde beyanlarının bulunduğu, bahse konu beyan doğrultusunda diğer mağdurların tüm aşamalarda vermiş oldukları beyanlarındaki çelişkilerin giderilmediği, tanık olarak dinlenen ve aynı okulda görev yapan öğretmenler ... ve ..."ın da dinledikleri öğrencilerin hepsinin sanığın bahse konu eylemleri kendisine değil başkasına karşı yaptığını, kendisine karşı eylemlerin gerçekleştirildiği belirtilen öğrencileri dinledikleri zaman, onların da başka isimler verdiklerini belirttikleri, benzer tanık beyanlarının bulunmasına rağmen bahse konu beyanlara neden itibar edilmediğinin de karar yerinde tartışılmadığı gözetildiğinde, yargılamanın yenilenmesi talebi olarak ileri sürülen delillerin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 318 ilâ 321. maddeleri uyarınca yargılamanın yenilenmesini gerektirecek mahiyette olup olmadığının tespiti bakımından, kabule değer görülerek, toplanacak diğer delillerle birlikte değerlendirildikten sonra, yargılamanın yenilenmesinin kabul veya reddine karar verilmesinin uygun olacağı gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 27.09.2017 gün ve 94660652-105-35-13615-2016-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
    Tüm dosya içeriği nazara alındığında yargılamanın yenilenmesi talebi ile ilgili olarak daha önceden değerlendirme yapılarak reddine karar verilmesinden dolayı aynı konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 02.10.2017 tarihli, 2017/548 Değişik iş sayılı kararı usul ve kanuna uygun olup, kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden talebin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 13.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi