Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/16747
Karar No: 2013/5889

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/16747 Esas 2013/5889 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, işverenlerinden kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, ücret, fazla mesai, hafta tatili ile dini ve milli bayram tatili ücreti alacaklarının tahsili için dava açmıştır. Mahkeme taleplerin kısmen kabulüne karar vermiştir. Davalılar Sağlık Bakanlığı, ... ve ... kararın tamamını temyiz etmişlerdir. İş mahkemelerinde basit yargılama usulü uygulanması gerektiği, savunmanın genişletilmesi ya da değiştirilmesi yasağının cevap dilekçesinin mahkemeye verilmesiyle başladığı belirtilmiştir. Somut olayda, davalı vekillerinin zamanaşımı savunması ileri sürmesi söz konusudur. Davalı tarafın usulüne uygun zamanaşımı def’i değerlendirilmeksizin alacağın tamamının hükme bağlanması hatalı görülmüştür. Kararın bu sebeple bozulması ve temyiz harcının iadesi hüküm altına alınmıştır. Kanun maddeleri ise Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 316/l.-d. ve 319. maddeleridir.
22. Hukuk Dairesi         2012/16747 E.  ,  2013/5889 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    İHBAR
    OLUNANLAR :
    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, ücret, fazla mesai, hafta tatili ile dini ve milli bayram tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı ..., ... ve Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının davalı işverenlerin yanında 10.02.1999 tarihinde işe başladığını, 20.02.2008 tarihinde sebepsiz olarak işten çıkarıldığını, davalılardan ASKİ yemekhanesinde aşçı olarak çalıştığını, davalılardan ASKİ, Sağlık Bakanlığı, Gazi Üniversitesine bağlı hastanede yemekhane işyerinde farklı dönemlerde aşçı olarak çalıştığını, ... Yemek Ltd. Şti."nin alt işveren, diğer davalıların her birinin kendi dönemleri için asıl işveren olduğunu belirterek müvekkilinin ihbar ve kıdem tazminatı ile ücret, yıllık izin ücreti, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı ... vekili, zamanaşımının gerçekleştiğini, davacının idare elemanı olmadığını, ihale ile iş yapan firma işçisi olup, işçilik alacaklarından idarenin sorumluluğu bulunmadığını, husumet yöneltilemeyeceğini, davanın reddinin gerektiğini bildirmiştir. Davalı ... vekili, davalılardan ... yemek şirketiyle yasal mevzuat doğrultusunda hizmet alım sözleşmesi yapılıp, yüklenicinin çalıştırdığı kişiler için özlük haklarından yüklenicinin sorumlu olduğunu, idareye husumet yöneltilemeyeceğini,
    davanın reddi gerektiğini bildirmiştir. Davalı ASKİ vekili, müvekkili idareye husumet yöneltilemeyeceğini, zamanaşımının gerçekleştiğini, davanın reddi gerektiğini bildirmiştir. Davalı ... Yemek Gıda Şirketine davetiye tebliğine rağmen cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, delil durumuna göre ve dinlenen tanık anlatımları dikkate alınarak taleplerin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalılar Sağlık Bakanlığı, ... ve ... temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1)Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2)Taraflar arasında, işçilik alacaklarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalmasını ifade eder. Bu itibarla zamanaşımı savunması ileri sürüldüğünde, eğer savunma gerçekleşirse hakkın dava edilebilme niteliği ortadan kalkacağından, artık mahkemenin işin esasına girip onu incelemesi mümkün değildir.
    Zamanaşımının ileri sürülmesi, bir borcu doğuran, değiştiren ortadan kaldıran bir olgu olmayıp, salt doğmuş ve var olan bir hakkın istenmesini ortadan kaldıran bir savunma aracıdır. Bu bakımdan zamanaşımı alacağın varlığını değil, istenebilirliğini ortadan kaldırır. Bunun sonucu olarak da, yargılamayı yapan hakim tarafından yürüttüğü görevinin bir gereği olarak kendiliğinden gözönünde tutulamaz. Borçlunun böyle bir olgunun var olduğunu, yasada öngörülen süre ve usul içinde ileri sürmesi zorunludur. Demek oluyor ki zamanaşımı, borcun doğumu ile ilgili olmayıp, istenmesini önleyen bir savunma olgusudur. Şu durumda zamanaşımı, savunması ileri sürülmedikçe, istemin konusu olan hakkın var olduğu ve kabulüne karar verilmesinde hukuksal ve yasal bir engel bulunmamaktadır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 316/l.-d. maddesine göre, iş mahkemelerinde basit yargılama usulü uygulanır. Aynı kanunun 319.maddesine göre ise savunmanın genişletilmesi ya da değiştirilmesi yasağı cevap dilekçesinin mahkemeye verilmesiyle başlar.
    Somut olayda, davalı vekillerinin cevap dilekçelerinde zamanaşımı def’i ileri sürmesi sözkonusudur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu husus dikkate alınmaksızın tüm çalışma süresi için fazla çalışma ücreti alacağı hesaplanmış ve mahkeme tarafından da hüküm altına alınmıştır. Davalı tarafın usulüne uygun zamanaşımı def’i değerlendirilmeksizin alacağın tamamının hükme bağlanması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.3.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi