9. Ceza Dairesi 2013/17736 E. , 2014/1222 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 2013/300495
İtirazla İlgili Mahkeme Kararı : Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinin Tarih :15.04.2008, 2007/552 - 2008/128 sayılı karar
Suç : Basın ve yayın yoluyla terör örgütünün propagandasını yapma
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı ve ekindeki dava dosyası, 05.07.2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkralar kapsamında bir bütün olarak incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında basın ve yayın yoluyla terör örgütünün propagandasını yapma suçundan açılan davanın yargılaması sonunda Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 15.04.2008 tarih 2007/552, 2008/128 sayılı kararı ile kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin sanığın temyiz isteminin anılan mahkemenin 12.02.2010 tarihli redde ilişkin ek kararının temyizi üzerine Dairemizin 06.12.2010 tarih ve 2010/13913 – 2010/12227 sayılı kararı ile;
“Elbistan E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 26.01.2010 tarih 2010/878 sayılı yazıları karşısında sanığın temyizinin yasal süreden sonra olması nedeniyle temyiz isteminin reddine dair karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle anılan kararın ONANMASINA” oybirliğiyle karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 22.11.2013 tarihli itiraz dilekçesinde;
“Sanığın yokluğunda verilen kararın usulüne uygun olarak 11.07.2008 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın süresi içerisinde Elbistan E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü aracılığıyla 17.07.2008 tarihli dilekçesiyle temyiz talebinde bulunmasına karşın, söz konusu dilekçenin sehven Diyarbakır 4.Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/196 esas sayılı dosyasına gönderilmesi nedeniyle mahkemece de süresinde temyiz başvurusu olmaması nedeniyle kararın 18.07.2008 tarihinde kesinleştirilerek infaza verildiği, sanığın Midyat Kapalı Cezaevi Müdürlüğü aracılığıyla söz konusu kararı süresinde temyiz ettiğini belirterek söz konusu karara itiraz etmesi üzerine 12.02.2010 tarihli ek kararla temyiz talebinin süresinden sonra yapılması nedeniyle temyiz talebinin reddine karar verildiği, ek kararın usulüne uygun olarak 17.02.2010 tarihinde tebliğ edildiği, ek kararın ise 22.02.2010 tarihinde temyiz edilmesi üzerine itiraza konu Yüksek Yargıtay 9.Ceza Dairesinin 06.12.2010 gün, 2010/13913-12227 E-K. sayılı ilamı ile "sanığın temyizinin yasal süreden sonra olması nedeniyle temyiz isteminin reddine dair karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan anılan kararın onanmasına" karar verildiği, hükmün infazı aşamasında ise 02.08.2012 tarihli ek kararla 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında hükmün infazının ertelenmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar Yüksek Dairece sanığın temyizinin süresinde olmaması nedeniyle temyiz talebinin reddine dair kararın onanmasına karar verilmiş ise de; dosya içerisinde bulunan Diyarbakır 4.Ağır Ceza Mahkemesine ait 18.01.2013 tarihli tutanak, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına ait 18.01.2013 tarihli müzekkere, Diyarbakır 5.Ağır Ceza Mahkemesine ait 16.08.2013 tarihli tutanak ve sanığın anılan mahkeme kararını süresinde temyiz ettiğine dair Elbistan Kapalı Cezaevi Müdürlüğünün 17.07.2008 havale tarihli temyiz dilekçesi nazara alındığında, sanığın temyiz isteminin süresinde olduğunun kabulü gerekmekte olup hükmün esasının incelenmesi” istemiyle Dairemiz kararına karşı itirazda bulunmuştur.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ile Dairemiz arasındaki uyuşmazlık, hakkındaki 15.04.2008 tarihli mahkumiyet kararına dair sanığın süresinde temyiz isteminin olup olmadığına ilişkindir.
İtiraz, 6352 sayılı Kanun"un 99. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkralar kapsamında bir bütün olarak incelendiğinde;
Sanığın, yokluğunda verilen ve 11.07.2008 tarihinde tebliğ edilen Diyarbakır 5.Ağır Ceza Mahkemesinin 15.04.2008 tarih, 2007/552, 2008/128 sayılı mahkumiyet kararını Elbistan E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda yazdığı 17.07.2008 tarihli dilekçe ile süresi içerisinde temyiz etmiş bulunmasına karşın, anılan dilekçenin adı geçen Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü aracılığıyla sehven Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/196 esas sayılı dosyasına gönderildiği anlaşılmakla,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın yerinde görülen itirazı kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR:
1- Dairemizin itiraz edilen temyiz isteminin reddinin onanmasına dair kararının kaldırılmasına,
2- Sanık hakkında kurulan hükme ilişkin temyiz incelemesinde;
Sanığa yüklenen suçun tarihi, işlenme yöntemi ve temel şekli itibariyle gerektirdiği cezanın süresine göre; hükümden sonra 05.07.2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında kaldığı ve anılan maddenin birinci fıkrasının "b" bendinde yer alan "kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine karar verilir" şeklindeki düzenleme karşısında; hükmün sair yönleri incelenmeksizin öncelikle bu sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın aynı Kanunun geçici 2. maddesinin birinci fıkrası uyarınca hükmü veren mahkemeye gönderilmesine, 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.