1. Ceza Dairesi 2017/2348 E. , 2018/1374 K.
"İçtihat Metni"(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Kasten yaralama ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanuna muhalefet suçlarından sanık ..."in, 6136 sayılı Kanun"un 13/1, 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 456/2, 457/1, 51/1, 59/2 (iki kez), 71, 72 (iki kez) ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanunun 4. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 3.975.00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 647 sayılı Kanunun 6. maddesi gereğince cezalarının ertelenmesine dair Adana 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/06/2006 tarihli ve 2005/251 esas, 2006/681 sayılı Kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın erteleme süresi içerisinde işlediği uyuşturucu madde satın alma suçundan dolayı 6.000.00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılması nedeniyle ertelenen 1 yıl 8 ay hapis ve 3.975.00 Türk lirası adli para cezasının tamamen infaz kurumunda çektirilmesine dair Adana 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/12/2014 tarihli ve 2005/251 esas, 2006/681 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine ilişkin Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 23/12/2016 tarihli ve 2016/47 değişik iş sayılı Kararı ile ilgili olarak;
1-765 sayılı Kanunun 95/2. maddesinde yer alan “Cürüm ile mahkum olan kimse hüküm tarihinden itibaren beş sene içinde işlediği diğer bir cürümden dolayı evvelce verilen ceza cinsinden bir cezaya yahut hapis veya ağır hapis cezasına mahkum olmazsa, cezası tecil edilmiş olan mahkumiyeti esasen vaki olmamış sayılır. Aksi takdirde her iki ceza ayrı ayrı tenfiz olunur.” şeklindeki hüküm gereğince somut olayda ikinci suçtan verilen cezanın adli para cezası olması nedeniyle 765 sayılı Kanunun 95/2. maddesi gereğince aynen infaz kararı verilemeyeceği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde,
2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 27.01.2009 gün ve 219/6 sayılı kararında da açıklandığı üzere; 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 95/2. maddesi uyarınca verilen aynen infaz kararı, hükmün bir parçası olmayıp, dolaylı bir sonucu olması, aynen infaza ikinci hükmü tesis eden mahkemece karar verilebileceği gibi, erteli mahkûmiyete karar veren mahkemece de ikinci hükmün kesinleşmesi üzerine yapılan ihbar sonucu karar verilebileceği, önceki erteli mahkûmiyetler yönünden de 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Kanunun 7 ve 5252 sayılı Kanunun 9. maddeleri ile 5728 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesi uyarınca uyarlama kararı verilmesi zorunluluğunun bulunması karşısında, uyarlanmayan hükümler yönünden deneme süresi içerisinde yeni suç işlendiği gerekçesiyle aynen infaz kararı verilemeyeceği gözetilmeksizin, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi
uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 26/09/2017 gün ve 94660652-105-01-3613-2017-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;
TÜRK MİLLETİ ADINA
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 23/12/2016 tarihli ve 2016/47 değişik iş sayılı Kararının 5271 sayılı CMK"nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.