Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/5056
Karar No: 2014/1221
Karar Tarihi: 04.02.2014

Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2013/5056 Esas 2014/1221 Karar Sayılı İlamı

9. Ceza Dairesi         2013/5056 E.  ,  2014/1221 K.

    "İçtihat Metni"

    İtiraz Tarihi : 07.05.2013
    İtiraz Edilen Daire Kararı : 26.02.2013 tarih ve 2011/11983 - 2013/3030 sayılı onama kararı
    İtirazla İlgili Mahkeme Kararı : Gaziantep Çocuk Mahkemesinin 11.02.2010 tarih, 2009/1009 - 2010/141 sayılı kararı
    İtirazla İlgili Hüküm : TCK"nın 152/1-f, 31/3, 62/1, 50/1-a, 52/4,
    5395 sayılı Kanunun 5/1-a maddeleri uyarınca


    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı ve ekindeki dava dosyası, 05.07.2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkralar kapsamında bir bütün olarak incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan açılan davanın yargılaması sonunda kurulan mahkumiyet hükümleri sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 26.02.2013 tarih ve 2011/11983 – 2013/3030 sayılı kararı ile;
    “Adalet ve Kalkınma Partisi ilçe yönetim kurulu üyesi olan ..."in 02.10.2009 tarihli duruşmadaki beyanında camları kırılan yerin ilçe teşkilatı tarafından kiralanan seçim bürosu olduğunu beyan etmesi karşısında tebliğnamedeki sanıkların eyleminin TCK"nın 151/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağına ilişkin bozma görüşüne iştirak edilmemiş,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA” karar verilmiştir.

    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 07.05.2013 tarihli itiraz dilekçesinde;
    “5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanununun 5. maddesi;
    "(1) Koruyucu ve destekleyici tedbirler, çocuğun öncelikle kendi aile ortamında korunmasını sağlamaya yönelik danışmanlık, eğitim, bakım, sağlık ve barınma konularında alınacak tedbirlerdir. Bunlardan;
    a) Danışmanlık tedbiri, çocuğun bakımından sorumlu olan kimselere çocuk yetiştirme konusunda; çocuklara da eğitim ve gelişimleri ile ilgili sorunlarının çözümünde yol göstermeye,
    b) Eğitim tedbiri, çocuğun bir eğitim kurumuna gündüzlü veya yatılı olarak devamına; iş ve meslek edinmesi amacıyla bir meslek veya sanat edinme kursuna gitmesine veya meslek sahibi bir ustanın yanına yahut kamuya ya da özel sektöre ait işyerlerine yerleştirilmesine,
    c) Bakım tedbiri, çocuğun bakımından sorumlu olan kimsenin herhangi bir nedenle görevini yerine getirememesi hâlinde, çocuğun resmî veya özel bakım yurdu ya da koruyucu aile hizmetlerinden yararlandırılması veya bu kurumlara yerleştirilmesine,
    d) Sağlık tedbiri, çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlığının korunması ve tedavisi için gerekli geçici veya sürekli tıbbî bakım ve rehabilitasyonuna, bağımlılık yapan maddeleri kullananların tedavilerinin yapılmasına,
    e) Barınma tedbiri, barınma yeri olmayan çocuklu kimselere veya hayatı tehlikede olan hamile kadınlara uygun barınma yeri sağlamaya,
    Yönelik tedbirdir.
    (2) Hakkında, birinci fıkranın (e) bendinde tanımlanan barınma tedbiri uygulanan kimselerin, talepleri hâlinde kimlikleri ve adresleri gizli tutulur.
    (3) Tehlike altında bulunmadığının tespiti ya da tehlike altında bulunmakla birlikte veli veya vasisinin ya da bakım ve gözetiminden sorumlu kimsenin desteklenmesi suretiyle tehlikenin bertaraf edileceğinin anlaşılması hâlinde; çocuk, bu kişilere teslim edilir. Bu fıkranın uygulanmasında, çocuk hakkında birinci fıkrada belirtilen tedbirlerden birisine de karar verilebilir.",
    5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanununun 11. maddesi;
    "(1) Bu Kanunda düzenlenen koruyucu ve destekleyici tedbirler, suça sürüklenen ve ceza sorumluluğu olmayan çocuklar bakımından, çocuklara özgü güvenlik tedbiri olarak anlaşılır.",
    5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 31. maddesi;
    "(1) Fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmamış olan çocukların ceza sorumluluğu yoktur. Bu kişiler hakkında, ceza kovuşturması yapılamaz; ancak, çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir.
    (2) (Değişik fıkra: 29/06/2005-5377 S.K./5.mad) Fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmuş olup da onbeş yaşını doldurmamış olanların işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamaması veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmemiş olması hâlinde ceza sorumluluğu yoktur.

    Ancak bu kişiler hakkında çocuklara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. İşlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin varlığı hâlinde, bu kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde oniki yıldan onbeş yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde dokuz yıldan onbir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların yarısı indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası yedi yıldan fazla olamaz.
    (3) (Değişik fıkra: 29/06/2005-5377 S.K./5.mad) Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde onsekiz yıldan yirmidört yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde oniki yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların üçte biri indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası oniki yıldan fazla olamaz." hükmünü içermektedir.
    Yukarıda gösterilen yasal düzenlemelere göre, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 11 ve 5237 sayılı TCK’nın 31. maddeleri uyarınca çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin; 12 yaşını doldurmamış çocuklar ile aynı maddenin ikinci fıkrasına göre işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan ya da davranışlarını yönlendirme yeteneği yeterince gelişmemiş 12-15 yaş grubunda bulunan çocuklar hakkında uygulanması olanağının bulunduğu, ceza sorumluluğu bulunan ve mahkumiyet kararı verilen suça sürüklenen çocuklar hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 5. maddesinin uygulanamayacağı aşikardır.
    İncelemeye konu dosyaya bakıldığında, suça sürüklenen çocukların 15-18 yaş grubunda bulundukları, haklarında; Gaziantep Çocuk Mahkemesinin 11.02.2010 gün ve 2009/1009 Esas, 2010/141 Karar sayılı ilamı ile suça sürüklenen çocukların eylemlerine uyan TCK"nun 152/1-f, 31/3, 62/1, 50/1-a, 52/4. maddeleri uyarınca 4.000 TL Adli Para Cezasına hükmedilmiştir. Ceza sorumlulukları vardır ve mahkumiyet kararı verilmiştir. Artık 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanununun 5. maddesindeki tedbirlere hükmedilemeyecektir.
    Özel Dairenin, suça sürüklenen çocuklar hakkında kurulan hükmün, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 11 ve 5237 sayılı TCK’nın 31. maddeleri uyarınca çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin; 12 yaşını doldurmamış çocuklar ile aynı maddenin ikinci fıkrasına göre işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan ya da davranışlarını yönlendirme yeteneği yeterince gelişmemiş 12-15 yaş grubunda bulunan çocuklar hakkında uygulanması olanağının bulunduğu gözetilmeyerek, ceza sorumluluğu bulunan ve mahkumiyet kararı verilen suça sürüklenen çocuklar hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 5/1-a maddesi uyarınca danışmanlık tedbirlerine hükmolunmasına karar verilmesi nedeniyle bozulmasına, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden düzeltilerek onanmasına karar vermesi” istemiyle Dairemiz onama kararına karşı itirazda bulunmuştur.

    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ile Dairemiz arasındaki uyuşmazlık, ceza sorumluluğu bulunan ve mahkumiyet kararı verilen suça sürüklenen çocuklar hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 5/1-a maddesi uyarınca danışmanlık tedbirine hükmolunmasına karar verilmesinin mümkün olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
    İtiraz, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkralar kapsamında bir bütün olarak incelendiğinde;
    5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 11 ve 5237 sayılı TCK’nın 31. maddeleri uyarınca çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin; suça sürüklenen ve ceza sorumluluğu olmayan çocuklar hakkında uygulanması olanağının bulunduğu, dosyada mevcut nüfus kayıt örneklerine göre 15-18 yaş grubunda olup, ceza sorumluluğu bulunan ve haklarında mahkumiyet kararı verilen suça sürüklenen çocuklar hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 5/1-a maddesinin uygulanamayacağı anlaşılmakla;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın yerinde görülen itirazı kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    KARAR:
    1- Dairemizin itiraz edilen onama kararının kaldırılmasına,
    2- Sanıklar hakkında kurulan hükme ilişkin temyiz incelemesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 11 ve 5237 sayılı TCK’nın 31. maddeleri uyarınca çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin; suça sürüklenen ve ceza sorumluluğu olmayan çocuklar hakkında uygulanması olanağının bulunduğu gözetilmeyerek, ceza sorumluluğu bulunanve mahkumiyet kararı verilen suça sürüklenen çocuklar hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 5/1-a maddesi uyarınca danışmanlık tedbirine hükmolunmasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükmün 2. bendinde “suça sürüklenen çocuklar hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 5/1-a maddesi uyarınca danışmanlık tedbiri uygulanmasına” ilişkin bölümün çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi