Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/17560 Esas 2013/5872 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/17560
Karar No: 2013/5872

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/17560 Esas 2013/5872 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı işçi, ödenmemiş aylık ücret ve prim alacakları için icra takibi yapmış ve davalı itiraz etmiştir. Mahkeme, iş sözleşmesinin kurulduğunu ve davacının prim alacağına hak kazandığını belirterek, takibin devamına karar vermiştir. Ancak, davalının savunmasında yaptığı gibi, dosyada satışın yapıldığı ve prim alacağının kaynağı kanıtlanamamıştır. Bu nedenle, davanın reddi gerekmekteydi ancak kısmen kabul edilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 32. maddesine göre, ücretin yanında prim ve ikramiye gibi ödemeler de ücretin eki olarak kabul edilmektedir.
Kaynak: https://www.lexpera.com.tr/kararlar/2012-17560-e-2013-5872-k-t-c-yargitay-22-hukuk-dairesi/
22. Hukuk Dairesi         2012/17560 E.  ,  2013/5872 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    DAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali, icra-inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkili işçinin 01.10.2010 tarihinden 2010 yılı aralık ayına kadar çalıştığını, ödenmemiş aylık ücret ve prim alacaklarının ödenmesi için icra takibi yapıldığını, davalı tarafından takibe itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazdan sonra ödenmemiş aylık ücret alacağının ödendiğini ve fakat prim alacağının ödenmediği ileri sürerek, 7.590,00 TL prim alacağı hakkında icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin bu miktar yönünden devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, müvekkili şirketle davacı arasında iş sözleşmesi kurulmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin sözlü komisyonculuk sözleşmesine dayandığını, davacının bu ilişkiden kaynaklanan herhangi bir alacağının bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, taraflar arasında iş sözleşmesinin kurulduğu, davacının 7.590,00 TL tutarında prim alacağına hak kazandığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüyle, 7.590,00 TL asıl alacak ve işlemiş faizi bakımından takibin devamına, icra inkar tazminatı talebin ise reddine karar verilmiştir.
    Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasında, davacı işçinin prim alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 32. maddesinin ilk fıkrasına göre, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır. Kanunda ücretin eklerinin neler olduğu müstakilen düzenlenmemiş olmakla birlikte, değinilen maddenin ikinci fıkrasındaki “…banka hesabına yatırılacak ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakının..” ibaresi gereğince, ücretin yanı sıra prim, ikramiye ve bu nitelikteki her türlü ödemelerin banka hesabına yatırılması öngörüldüğünden, “prim” ve “ikramiye” ücretin eki olarak 4857 sayılı Kanun"unda ifadesini bulmuştur.
    Kural olarak ücretin miktarı ve ekleri gibi konularda ispat yükü işçidedir.
    Somut olayda, davacı tarafça 7.590,00 TL tutarında satışa bağlı prim alacağına hak kazanıldığı iddia edilmiş, davaya konu icra takip talebinde alacağın kaynağı, "Altınyıldızdan kaynaklanan" ibareleriyle açıklanmıştır. Davalı işveren, davacının iddia ettiği şekilde Altınyıldız firmasıyla herhangi bir sözleşmenin veya satışın yapılmadığını, kaldı ki bunun nedeninin de davacının kusurlu hareketleri olduğunu savunmuştur. Dosya kapsamına göre, davacı işçi tarafından satışın yapıldığı ve bu satıştan kaynaklanan prim alacağının doğduğu kanıtlanamamıştır. Keza, bilirkişi rapor ve ek raporundaki mütalaa da bu doğrultudadır. Anılan nedenle, davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmiş olması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.