Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/16736
Karar No: 2013/5864

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/16736 Esas 2013/5864 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı işçi, iş sözleşmesinin feshi üzerine açtığı işe iade davasını kazanmasına rağmen işe başlatılmamıştır. İşçilik alacaklarının ödenmesi için yapılan icra takibi de davalı tarafından itiraz edilmiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiş, davalı bu kararı temyiz etmiştir. Yargıtay kararı, giydirilmiş ücretin tespitinde işçiye sağlanan parasal hakların dikkate alınamayacağına ve yıllık izin ücreti alacağı hesaplamasının yanlış olduğuna karar vermiştir. Ayrıca, alacak likit olmadığı için icra inkar tazminatı talebinin reddinin hatalı olduğuna hükmedilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32. maddesi, icra inkar tazminatına ilişkin kararın belirlenebilir alacaklara dayanması gerektiği ve hak tartışmalı ise tazminata hükmedilemeyeceğini belirtmektedir.
22. Hukuk Dairesi         2012/16736 E.  ,  2013/5864 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali, icra-inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin feshi üzerine açtığı işe iade davasının lehine sonuçlandığını, kanuni süresi içinde başvuruda bulunmasına rağmen işe başlatılmadığını, bunun üzerine işçilik alacaklarının ödenmesi için icra takibi yapıldığını, davalı tarafından takibe itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, davacı işçinin işe başlama talebi üzerine, müvekkili şirketçe işe davet edildiğini ve fakat davacı işçinin işe başlamadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir
    Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, fark kıdem ve ihbar tazminatı esas alınacak giydirilmiş ücretin tespiti, davacının yıllık izin ücretine hak kazanıp kazanmadığı ve işçilik alacaklarıyla ilgili olarak yapılmış olan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında icra inkar tazminatına karar verilmesinin gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır.
    Kıdem ve İhbar tazminatının hesabında 4857 sayılı İş Kanunu"nun 32. maddesinde yazılı olan ücrete ek olarak, işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülebilir menfaatler de dikkate alınır. Ücret dışında kalan parasal hakların bir yılda yapılan ödemeler toplamının 365’e bölünmesi suretiyle bir günlük ücrete eklenmesi gereken tutar belirlenir. Bununla birlikte işçinin ancak fiili çalışması ile ortaya çıkabilecek olan fazla çalışma ücreti, hafta tatili ile bayram ve genel tatil günlerinde çalışma karşılığı ücret ile satışa bağlı prim gibi ödemelerinin kıdem ve ihbar tazminatına esas ücretin tespitinde değerlendirilmesi mümkün olmaz.
    Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, fark kıdem ve ihbar tazminatı hesabında nazara alınacak ücretin tespitinde, toplu iş sözleşmesiyle işçiye elbise, ayakkabı, havlu ve temizlik yardımı menfaatlerinin sağlanmasının kabul edildiği belirtilerek, bu menfaatler giydirilmiş ücretin tespitinde nazara alınmıştır. Dosyaya sunulan toplu iş sözleşmelerinin, iş sağlığı ve güvenliği başlıklı bölümünde, işçiye işinin özelliğine göre, işyerinde kullanılmak üzere ceket, gömlek, şapka, iş ayakkabısı ve benzeri giyim eşyaları ile temizliğinde kullanılmak üzere havlu ve sabun gibi malzemelerin verileceği düzenlenmiştir. Sözkonusu giyim eşyalarının ve temizlik malzemelerinin işin ifasında, işyerinde kullanılmak üzere, işçiye verilmesi kararlaştırılmış olup, işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülebilir menfaat olarak değerlendirilemez. Anılan sebeple, giydirilmiş ücretin tespitinde nazara alınmaları hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    3-Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının fiili hizmet süresine boşta geçen dört aylık sürenin eklenmesiyle, ondört günlük yıllık izin süresine hak kazandığı belirtilerek, ondört gün karşılığı yıllık izin ücreti alacağı hesaplanmıştır. Davacının geçersiz sayılan fesih tarihine kadar olan fiili hizmet süresi, dört yıl dört ay onyedi gündür. Bu süreye dört aylık boşta geçen süre ilave edildiği takdirde, tam yıla ulaşılmadığından, işçi için bir yıl karşılığı yıllık izin süresi hakkı doğmamıştır. Anılan sebeple, yıllık izin ücreti alacağı bakımından talebin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    4- İcra inkar tazminatına karar verilebilmesi için alacağın belirli ya da belirlenebilir olması gerekir. Ancak, hak tartışmalı ise icra inkar tazminatına hükmedilemez (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 04.03.2009 gün 2009/ 9-57 E, 2009/ 110 K). Dosya kapsamına göre, davacının geçerli işe iade başvurusunun bulunup bulunmadığı, davacının işe başlatılıp başlatılmadığı ve böylece dava konusu alacaklara hak kazanma durumu yargılama sonucu belirlenmiştir. Bu haliyle alacak likit değildir. Davacının icra inkar tazminatına dair talebinin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi