
Esas No: 2021/6214
Karar No: 2022/2775
Karar Tarihi: 01.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/6214 Esas 2022/2775 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/6214 E. , 2022/2775 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Davacı, asıl davada, 01.06.2012-01.12.2013 tarihleri arası ödenmeyen yaşlılık aylıklarının yasal faiziyle birlikte davalı kurumdan tahsilini, bozma sonrasında birleşen davada ise davalı kurumca sonradan 01.12.2013 tarihi itibari ile bağlanan aylığın miktarının eksik olduğunu buna göre eksik ödenen aylıklar nedeniyle fark aylık alacağının davalı kurumdan faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
Mahkeme, bozmaya uyularak, ilamında belirtildiği şekilde, davacının 01/06/2012 tarihinde kesilerek yeniden hesaplama yoluyla 01/12/2014 tarihinden itibaren yeniden aylık bağlanması sonucunda ödenmemiş veya eksik ödenmiş aylıkları nedeniyle 10/2019 ayına kadar eksik ödenen 48.224,50-TL aylıkların ödenmeleri gereken tarihlerden itibaren her bir aylığı ödenmesi gereken tarihlerden itibaren karar ekinde belirtilen bilirkişi raporu doğrultusunda 18/10/2019 tarihine kadar işlemiş yasal faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Hükmün, davacı ve davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor okunup, dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26. maddesi uyarınca; "Hâkim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." Hükmü mevcut olup aynı Kanunun 297. maddesinin (2). Fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükümleri öngörülmüş olup, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
Eldeki davada ise, davacının asıl davadaki talebinin 01.06.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına müstahak olduğunun ve bu tarihten itibaren aylık bağlanması gerektiğinin tespiti ile bozma sonrasında birleştirildiği anlaşılan davada ise, sonradan kurumca aylık bağlandığı anlaşılan 01.12.2013 tarihi itibari ile bağlanan aylığın eksik ve hatalı bağlandığı iddiası ile fark aylıkların davalı Kurumdan tahsili istemine ilişkin olduğunun anlaşılması karşısında, davacının her bir istemine uygun olacak şekilde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, öncelikle davalı Kurumdan, davacının aylığının hesabına esas verilerin bu kapsamdan olarak, aylık hesap tablosunun ve prime esas kazançların dosya arasına getirtilerek denetime elverişli bir şekilde rapor aldırılması yoluyla sonucuna göre bir karar verilmesi gereklerinin gözetilmemesi de usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum ve davacı vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:
Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 01.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.