Silahla tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/5632 Esas 2020/3905 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/5632
Karar No: 2020/3905
Karar Tarihi: 24.02.2020

Silahla tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/5632 Esas 2020/3905 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2016/5632 E.  ,  2020/3905 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Silahla tehdit
    HÜKÜM : Mahkumiyet
    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiş ve denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işleyen sanık hakkında CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün aynen açıklanması yerine, TCK"nın 51/1. maddesi uyarınca erteleme kararı aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Ancak;
    1-Hükmün açıklanmasına neden olan TCK"nın 151/1. maddesine uyan mala zarar verme suçunun, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkrayla uzlaşma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, üçüncü fıkrada yer alan "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin madde metninden çıkarılması nedeniyle uzlaştırma kapsamına alınması karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması karşısında, mala zarar verme suçu açısından uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, anılan hüküm yönünden uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesi zorunluluğu,
    2-Kabule göre de;
    a-Açıklanmasına karar verilecek yeni hükmün Yargıtay incelemesine tabi olacak ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hüküm olacağı bu nedenle kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, Anayasanın 141/3 ve 5271 sayılı CMK"nın 34, 230 ve 232, 289/1-g (1412 sayılı CMUK"nın 308/7.) maddelerine aykırı davranılarak gerekçesiz hüküm kurulması,
    b-Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 günü, Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.