Esas No: 2018/1238
Karar No: 2022/1026
Karar Tarihi: 16.03.2022
Danıştay 13. Daire 2018/1238 Esas 2022/1026 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2018/1238 E. , 2022/1026 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/1238
Karar No:2022/1026
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Haber ve Görsel Yayıncılık A.Ş.
(Eski Unvanı: … Haber ve Görsel Yayıncılık A.Ş.)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait "… " logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 20-21-22/02/2016 tarihlerinde yayınlanan "… " adlı yarışma programında 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinin tekraren ihlâl edildiğinden bahisle davacı şirkete 281.946,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı toplantıda alınan … numaralı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Üst Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; "… " adlı yarışma programında, yarışmacılardan biri tarafından diğer bir yarışmacıya yönelik insan onuruna aykırı, kişileri küçük düşürücü, aşağılayıcı ifadelerin sarf edildiği, anılan yayında 6112 sayılı Kanunun 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinin ihlâl edildiğinin sabit olduğu, daha önce aynı kuralın ihlâli nedeniyle davacı şirket hakkında uyarı yaptırımı uygulandığı dikkate alındığında, aynı ilkenin tekraren ihlâli nedeniyle davacı şirket hakkında 281.946,00-TL idari para cezası uygulanmasına ilişkin davaya konu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nce; davaya konu programa ait deşifre metnin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda, programın evlenmek amacıyla kadın ve erkeklerin stüdyoda bir arada olduğu yarışma formatında olduğu, bahse konu programda evlenme hedefiyle yeni tanışan kadın ve erkeklerin evde daha fazla kalabilmek ve para ödülü ile diğer ödülleri alabilmek için hem kendi aralarında hem de karşı cinsle olan mücadelesine ve çekişmesine yer verildiği; kullanılan ifadelerin işleniş biçimi itibarıyla bir münakaşa sırasında sarf edildiği ve bu diyaloglarda geçen ifadelerin yarışmaya katılan adayların şeref, itibar, saygı, haysiyet ve kişisel değer şeklinde anlamlandırılan insan onuruna aykırı nitelikte olmadığı dikkate alındığında söz konusu programda 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde yer alan yayın hizmetlerinin insan onuruna aykırı olamayacağı ilkesinin ihlâl edilmediği anlaşıldığından dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi'nce verilen kararın kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu programda yarışmacıların olumsuz rol model oluşturan söz, davranış ve tutumlara başvurduğu, rekabette birbirlerinin onurunu hedef alan aşağılayıcı ve küçük düşürücü itham ve beyanlarda bulunduğu, sergilenen olumsuz davranış biçimlerinin program sunucusu tarafından teşvik edildiği, adayların birbiriyle çekiştikleri sahnelerde görüntülerin ağır çekimde verildiği ve olayı çarpıcı bir şekilde sunmak için müzik kullanıldığı, aynı çatı altında kalan damat adaylarının aynı kadınla ilgilenmelerinin ya da bir kadının aynı çatı altında yaşayan üç erkeğe birden ilgi göstermesinin evliliğin temeli olan sahiplenme duygusunu zayıflatacağı, bu duygunun zayıflaması durumunda toplum nezdinde evliliğin anlamsızlaşması ve aile kurumunun çökmesinin söz konusu olacağı, programdaki yarışmacıların gençlere olumsuz model oluşturduğu, dava konusu programın Türk aile yapısı ve evlilik kurumu açısından zararlı ve olumsuz içeriğe sahip olduğu, söz konusu programın formatının toplumun millî ve manevi değerlerine aykırılık teşkil ettiği, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkeme kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davalı idareye iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 16/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.