Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11978
Karar No: 2022/2816
Karar Tarihi: 02.03.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/11978 Esas 2022/2816 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/11978 E.  ,  2022/2816 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
    İlk DereceMahkemesi: ... 6. İş Mahkemesi


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı fer’i müdahil Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın, fer’i müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili mahkememize verdiği 08/09/2016 harç tarihli dava dilekçesi ile müvekkilinin davalıya ait işyerinde 25/08/2005 tarihinden 22/09/2011 tarihine kadar aralıksız olarak kasiyerlik yaptığını, fakat hizmetlerinin Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediğini ve primlerinin ödenmediğini, davacının o sıralar henüz T.C. Vatandaşlığı almadığını, ... ismi ile bilinmekte ve yabancılara verilen ...vatandaşlık numarası kullandığını, şu anda T.C. Vatandaşı olarak ... ismini aldığını, 22/09/2011 tarihinde iş akdinin işveren tarafından feshedilmiş olan davacı ... 2. İş mahkemesinin 2011/786 esas 2012/416 karar sayılı dosya ile ihbar ve kıdem tazminatı olmak üzere işçilik alacakları için dava açtığını ve mahkemede çalışmalarının kabul edilerek davalı tarafın ilgili tazminat ve alacaklardan sorumlu tutulduğunu, bu şekilde 25/08/2005-22/09/2011 tarihleri arasında çalıştığının da kabul edildiğini, tüm bu nedenlerle davacının 25/08/2005 tarihinden 22/09/2011 tarihine kadar çalıştığının tespitini, davanın SGK kurumuna ihbarına, yargılama gideri harç ve gider ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP
    Feri müdahil kurum adına usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş olup feri müdahil vekili cevap ve beyanlarında; davacının talebinin kurumca incelendiğini ve kurum kayıtlarında davacının talebinin doğrultusunda bir kayıt görünmediğinin anlaşıldığını, ayrıca davacının yazılı müvekkil kurum kayıtları karşısında iddiasını yazılı olarak ispatlaması gerektiğini, , davacının müvekkil kuruma karşı açılmış bulunan işbu davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
    Davalı ...Turizm Gıda Alışveriş ve Eğlence Merk. Paz. ve Tic. Ltd Şti'nin ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/598 esas sayılı dosyası ile ihya edildiği ve Tasfiye memuru ...'in atandığı anlaşılmıştır.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece mahkemesince; “Davacının davasının kabulüne
    1601200215943 sigorta sicil numaralı davacının ...kurum sandık numaralı işyerinde 25/08/2005-22/09/2011 tarihleri arasında çalıştığının tespitine” karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    ... Bölge Adliye Mahkemesinin 11. Hukuk Dairesi, Feri müdahil Kurumun istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine, karar vermiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    SGK Başkanlığı vekili özetle, davalıya davanın beş yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, davacının iddia ettiği çalışma süresine göre tüm dönemlere ilişkin maddi gerçeği çıkarma adına dinlenilen tanık sayısının yetersiz ve ayrıca beyanlarının da çelişkili olduğunu, tanıklar ... ile Nebahat Taşçı'nın çalışma alanlarının ortak olmadığını, kararın yerinde olmadığını beyanla, kararın temyizen incelenmesini talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Taraf ehliyeti, davada taraf olabilme yeteneği olup, medeni (maddi) hukuktaki medeni haklardan yararlanma (hak) ehliyetinin medeni usûl hukukunda büründüğü şekildir. Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu’nun 38’inci maddesinde davaya ehliyetin Medeni Kanun ile belirlendiği belirtilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 48’inci maddesi hükmüne göre tüzel kişiler hak ehliyetine sahiptirler ve dolayısıyla davada taraf olabilme ehliyeti de ancak, tüzel kişiliği bulunan yapılanmalar için geçerlidir. Tüzel kişiliğin son bulması ile artık eski tüzel kişinin taraf ehliyetinin de son bulacağı tartışmasızdır. Taraf ehliyeti kamu düzeni ile ilgili olduğundan hâkimin bu hususu re’sen göz önünde bulundurması zorunludur
    HMK 119. maddesi, dava dilekçesinde tarafların ve varsa kanuni temsilcilerinin ad ve adreslerinin bildirilmesi gerektiğini hükme bağlamıştır. Bildirim esnasında yapılan kimi yanlışlıklar, davanın sıfat (husumet) yokluğundan reddi sonucunu doğurmamakta, oluşan hataların giderilmesi bazı durumlarda mümkün olabilmektedir. Davalının temsilcisinde yanılmış olma hali de bu duruma örnek oluşturmaktadır. Davanın, hasımda değil temsilcide yanılma sonucu hatalı açılması halinde husumetten reddedilmeyip gerçek temsilciye davanın yöneltilmesi gerektiği Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasıdır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 124. maddesi ile, “ Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür. Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır. Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hakim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.” düzenlemesine yer verilmiştir. Buna göre, taraf değişikliği karşı tarafın muvafakati ile gerçekleştirilebilirken maddi hata bulunması, dürüstlük kuralına aykırı olmaması veya yanlışlığın kabul edilebilir bir yanılgıya dayanması halinde ise karşı tarafın muvafakati aranmaksızın hakim tarafından kabul edilmek suretiyle yapılabilmektedir.
    506 sayılı Kanunun 4. Maddesinde de, “sigortalıları çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler” işveren olarak tanımlanmıştır. ”Çalıştıran” olgusu, tespiti istenen sürelere ilişkin hizmet akdinin tarafı konumunda olan ve hizmet akdini düzenleyen “işvereni” ifade etmektedir. Hizmet tespitine yönelik davalarda, çalışma ilişkisinin nitelik ve süresinin belirlenmesinde, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılmada, kısacası, davanın sübutu ve verilen kararın infazı açısından, işverenin kim olduğunun bilinmesinde yasal zorunluluk vardır. Hizmet tespitine yönelik davanın, anılan Yasanın 79/10. maddesine göre, sigortalıyı fiilen çalıştıran işverenlere yöneltmesi gerekir.
    Yukarıdaki açıklamalar ışığında dava değerlendirildiğinde; davalı işyeri olarak, ...tur. gıda alışveriş ve eğlence merkezi paz. ve tic. ltd. şti. gösterilmişken, mahkeme kararında davacının çalıştığı tespit edilen ...numaralı işyerinin dava dışı ...Gıda Alışveriş Mer. Paz. Ve Tic Ltd Şti.’ne ait işyeri olduğunun anlaşılması karşısında, mahkemece bu çelişkilerin giderilmek üzere davacının beyanı alınarak çalıştığı işyerinin adresi ve niteliği sorulmalı, söz konusu işyeri kayıtları ile kanun kapsamına alınma ve kanun kapsamından çıkış tarihleri belirlenmeli, dava konusu dönemde davacının hangi işveren nezdinde çalıştığı tereddüte mahal bırakmayacak şekilde araştırılarak, davacının hangi işveren yada işverenler nezdinde çalıştığı belirlenmeli, davalı dışında başka bir işveren yanında çalıştığı tespit edilirse hak alanını ilgilendirdiğinden tespit edilen işverene, HMK. 124. maddesi dikkate alınmak suretiyle husumet yöneltmesi için mehil verilmeli; gösterecekleri bütün deliller toplandıktan sonra, yapılacak değerlendirme sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu, yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, fer’i müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ :
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 02/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi