Özel Belgede Sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/4472 Esas 2019/6280 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4472
Karar No: 2019/6280
Karar Tarihi: 16.09.2019

Özel Belgede Sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/4472 Esas 2019/6280 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Antalya 4. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen bir davada, sanık özel belgede sahtecilik suçuyla 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmıştır ancak sehven kararda \"cezalandırıldığı\" yerine \"cezalandırıldığı\" şeklinde yazılmıştır. Bu nedenle yapılan düzeltmeler sonrasında, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı da dikkate alınarak sanığın cezası uygulanmıştır. Yargılama sürecindeki tüm işlemler hukuka uygun olarak yapılmış ve deliller ile görüşler değerlendirilmiştir. Sanığın temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi de gözetilmiştir. Kanun maddesi, \"Hükümde düzeltme yapılması\" başlığı altındadır ve mahkemelerin kararlarını düzeltme yetkisini düzenler. Bu maddeye göre, kararda yapılacak düzeltmeler sadece metin içindeki hataları düzeltmekle sınırlıdır ve hükmün esasına müdahale edilemez. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da, hükümlerin infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir.

11. Ceza Dairesi 2019/4472 E. , 2019/6280 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel Belgede Sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Antalya 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/30 Esas ve 2007/387 Karar sayılı ilamında, sanığın 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karşın sehven, “...8 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı” şeklinde yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiş; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümde eleştiri dışında bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün istem gibi ONANMASINA, 16.09.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.