Kamu Görevlisinin Resmi Belgede Sahteciliği - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/10361 Esas 2019/6279 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/10361
Karar No: 2019/6279
Karar Tarihi: 16.09.2019

Kamu Görevlisinin Resmi Belgede Sahteciliği - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/10361 Esas 2019/6279 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi, kamu görevlisi tarafından resmi belgede sahtecilik suçu işlendiği gerekçesiyle sanıklara 3 yıl hapis cezası verdi. Zincirleme suç hükümleri uyarınca cezaları 1/4 oranında artırıldı, ancak TCK'nin 62. maddesi gereğince cezaların \"3 yıl 9 ay\" yerine \"3 yıl 6 ay\" olarak tespit edilerek 1/6 oranında indirim yapıldıktan sonra sonuç cezalar \"2 yıl 11 ay\" olarak eksik tayin edildi. Suç tarihi başlangıcında meydana gelen bir yanlışlığın düzeltildiği kararda, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı infaz aşamasında gözetildi. Yargılama sürecinin hukuka uygun gerçekleştirildiği, delillerin tartışılarak değerlendirildiği ve sanıkların suçunun kanıtlandığı belirtildi. Kararda TCK'nin 62. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi açıklanarak anlatıldı.

11. Ceza Dairesi 2017/10361 E. , 2019/6279 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu Görevlisinin Resmi Belgede Sahteciliği
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanıklar hakkında hükmolunan 3 yıllık hapis cezalarından, zincirleme suç hükümleri uyarınca 1/4 oranında artırım yapılırken, cezaların ""3 yıl 9 ay"" yerine ""3 yıl 6 ay"" olarak tespit edilerek, TCK"nin 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapıldıktan sonra da sonuç cezaların “3 yıl 1 ay 15 gün” yerine “2 yıl 11 ay” olarak eksik tayin edilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Gerekçeli karar başlığında “22.11.2010” şeklinde yanlış gösterilen suç tarihinin, “17.06.2011” olarak Mahkeme tarafından düzeltilmesi; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümlerde eleştiri dışında bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanıklar müdafinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükümlerin istem gibi ONANMASINA, 16.09.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.