Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2010/15476 Esas 2011/260 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/15476
Karar No: 2011/260
Karar Tarihi: 17.01.2011

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2010/15476 Esas 2011/260 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2010/15476 E.  ,  2011/260 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 28.04.2010 gün ve 2010/191 Esas - 2010/7390 Karar sayılı ilama karşı davacı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
    -K A R A R-
    Dosyada bulunan delil ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istemleri H.U.M.K.nun 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiç birine uymadığından yerinde değildir. Ancak;
    Davalılar lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden, hükmün düzeltilerek onanması gerekirken, onandığı bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından,
    Davacı idare vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 28.04.2010 gün ve 2010/191-2010/7370 sayılı onama kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
    Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
    Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
    Dava konusu taşınmazın tek olması nedeniyle davalılar lehine tek vekalet ücreti verilmesi gerekirken, hisse malikleri lehine vekil sayısınca ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi,
    Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
    Gerekçeli kararın hüküm fıkrasından 7. bendin çıkartılmasına, yerine (Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince; 575,00-TL vekalet ücretinin davacı idareden alınarak davalılara verilmesine) cümlesinin yazılmasına,
    Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.