MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacılar vekili, müvekkilleriyle davalı arasında 01.08.2013 tarihli araç alım sözleşmesi imzalandığını ancak aracın kendilerine teslim edilmediğini, araç bedeli olarak yapılan ödemenin de iade olunmadığını ve aleyhlerine 30.04.2014 vade 16.250,00 TL bedelli bonoya dayalı olarak icra takibi yapıldığını ileri sürerek, bono ve takip nedeni ile borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, alacağın kambiyo senedine dayandığını, iddianın yazılı delille ispat edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, senedin teminat senedi olduğu ve bedelsiz kaldığı iddiasının davacı yanca kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Davalı, kendisine yöneltilen yemin sırasında takip konusu bonoyu davacılara satılan aracın tadilat bedeli olarak aldığını ve işlemi gerçekleştirdiğini beyan etmiştir. Diğer yandan 01.08.2013 tarihli tahsilat makbuzunda imzası bulunan ... davalının çalışanı olup, davalı yanca da ikrar edilen 01.08.2013 tarihli sözleşme altındaki imza da yine ...’ya aittir. Her iki belge birlikte değerlendirildiğinde, dava dışı ..."nın davalının ticari mümessili olarak hareket ettiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davalının tadilat bedelini makbuz karşılığı nakden tahsil ettiği anlaşıldığından takip konusu bononun davalının 24.10.2014 tarihli celsedeki beyanı da dikkate alındığında teminat olarak verildiği ve bedelsiz kaldığı anlaşıldığından davanın kabulü gerekirken yazılı gerekçeyle reddi isabetsizdir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.