Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/9921
Karar No: 2022/2843
Karar Tarihi: 02.03.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/9921 Esas 2022/2843 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/9921 E.  ,  2022/2843 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    İlk Derece
    Mahkemesi : ... 9. İş Mahkemesi

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalılardan ... Müh Tas. İnş. Mob. San. Tic. Ltd. Şti. ve feri müdahil Kurum vekilleri ile davalı ... tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı ... Müh. Tas. İn. Mob. Tic. Ltd. Şti. ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili, davalı işveren ... Müh. Tas. İnş. Taah. Mob. San. Tic. Ltd. Şti. nezdinde 1.2.2012 tarihinde inşaat işçisi olarak çalışmaya başlamış olup, kesintisiz ve sürekli şekilde 6.10.2012 tarihine kadar bu çalışmasını sürdürdüğünü, davalı işveren nezdinde çalışmakta iken 6.10.2012 tarihinde işyerinde meydana gelen bir iş kazası neticesinde kalıcı sakatlık meydana gelecek biçimde yaralandığını ve uzun süre tedavi gördüğünü, müvekkilinin hastane kayıtlarında da yaralanmasının “her iki gözüne sıvı harç kaçması” sebebiyle olduğunun kayıt altına alındığını, ancak, müvekkilinin davalı işveren tarafından tespiti istenilen sürede sigortasının yapılmadığını ve primlerinin ödenmediğini, sadece kazadan bir müddet sonra 10.1.2013 tarihi itibariyle sigorta primlerinin davalı işveren tarafından bir müddet yatırıldığını” iddia ile, “Müvekkilinin, davalı işveren ... Müh. Tas. İnş. Taah. Mob. San. Tic. Ltd. Şti. nezdinde 01.02.2012 - 06.10.2012 tarihleri arasında kesintisiz ve sürekli olarak geçen sigortalı çalışmalarının tespitine karar verilmesini” talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı ... Müh. Tas. İnş. Taah. Mob. San. Tic. Ltd. Şti. vekili, cevap dilekçesinde özetle, “Davacının iddiasının doğru olmadığını, müvekkili şirket nezdinde 10.1.2013 – 6.3.2013 tarihleri arasında çalıştığını, bu hususun SGK kayıtları ile de sabit olduğunu, dolayısıyla iş kazasının meydana geldiği iddia edilen 6.10.2012 tarihinde müvekkiline ait işyerinde bir çalışmasının bulunmadığını, davanın haksız, dayanaksız, kötü niyetli olarak ikame edildiğini”,
    Dahili davalı ..., cevap dilekçesinde özetle, “Davacının tarafına yöneltebileceği bir dava bulunmamakla aktif husumet ehliyeti yönünden ve ayrıca firmasının bu davada taraf olmaması gerekliliği bakımından pasif husumet ehliyeti yönünden itirazda bulunduğunu, dava dilekçesinde tarafına yöneltilmiş bir husumetin olmadığını, davalı ... Ltd. Şti.nin 2012 yılında ... Sitesi inşaatı yapımı esnasında firmasının taşeronluğunu yaptığını, bu iş ilişkisinin yaklaşık 3-4 ay kadar sürdüğünü, taşeron olarak getirdiği işçilerin tamamının sigortalandığını ve sigortasız işçi çalıştırılmadığını, davacının da, firmasının inşaatı esnasında taşeron tarafından kendisine bildirilen çalışanlardan olmadığını, dolayısıyla firmasından sigorta girişinin bulunmadığını, taşeron firma olan davalı ... firmasının sigortasız çalıştırdığı bir işçi varsa bunun kesinlikle kendisinin bilgisi dahilinde olmadığını, dolayısıyla, bu işçinin herhangi bir işyerinde çalıştırılmasına yönelik sorumluluk varsa tamamen ... firmasına ait olduğunu, taşeron tarafından sürekli çalışmaması da dikkate alındığında 15-20 civarı işçinin çalıştığı bir şantiyede getirilen işçilerin tamamının tarafınca bilinmesinin mümkün bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacının kendisinin şantiyesinde davalı ... Ltd.Şti. tarafından kendisinin bilgisi dışında kaçak çalıştırması gibi bir durum söz konusu ise bu durumun dava dilekçesinde belirtilen süre dahilinde gerçekleşmesinin mümkün olmadığını, zira, ... Ltd.Şti.nin şantiyesinde çalışma süresinin azami 3-4 ay ile sınırlı olduğunu, çalıştırdıkları işçilerinde süreklilik arz etmediğinden çalışmasının birkaç aydan öteye geçmeyeceğini”,
    Fer’i müdahil Kurum vekili, cevap dilekçesinde özetle, “Kurum kayıtlarının tetkikinde; davacının, davalıya ait ... sicil sayılı işyerinde 10.1.2013 tarihinde çalışmaya başladığı, çalışmalarının fasılalarla ve davalıya ait birden fazla işyerinde 22.12.2013 tarihine kadar devam ettiği, 10.1.2013 tarihinden önce sigortalı çalışmasının mevcut olmadığının anlaşıldığını, iddiasını yazılı belgeler bağlamında somut ve inandırıcı delillerle kanıtlaması gerektiğini” ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece mahkemesi; " Davanın kabulü ile,
    Davalı işveren ... Müh. Tas. İnş. Taah. Mob. San. Tic. Ltd. Şti.'ne ait 1434038.35 sicil sayılı işyerinde; 1.2.2012 – 30.6.2012 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak asgari ücretle 150 gün çalıştığı, 150 günlük çalışmasının Kuruma bildirilmediğinin tespitine,
    Dahili davalı işveren ...’a ait ... sicil sayılı işyerinde alt işveren (taşeron) olarak iş alan davalı işveren ... Müh. Tas. İnş. Taah. Mob. San. Tic. Ltd. Şti. nezdinde; 1.7.2012 – 6.10.2012 (dahil) tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak asgari ücretle 96 gün çalıştığı, 96 günlük çalışmasının Kuruma bildirilmediğinin tespitine,
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    ... 9. İş Mahkemesi'nden verilen 30/04/2019 tarih, 2017/143 Esas ve 2019/131 Karar sayılı kararının kaldırılmasına yönelik davalı ... Müh. Tas. İnş. Taah. Mob. San. Tic. Ltd. Şti. vekili, davalı ... ve fer'i müdahil Kurum vekilinin istinaf başvurularının 6100 sayılı Yasanın 353/1-b.1 hükmü gereğince esastan reddine,
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı şirket ve feri müdahil Kurum vekilleri kararın bozulmasını talep etmişlerdir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesidir. 506 sayılı Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olması nedeni ile özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanması gerektiği özellikle göz önünde bulundurulmalıdır.
    Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesi uyarınca; "Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Aynı Kanun'un 294-301 maddelerinde ise mahkeme kararlarının nasıl olması gerektiği belirlenmiştir. Bu düzenlemelere göre Mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Yine aynı Kanun'un 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükümleri öngörülmüş olup, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması, zorunludur.
    Somut olayda; dava konusu talep döneminin 01/02/2012 tarihinden 06/10/2012 tarihlerine kadar kesintisiz çalıştığı sigortalılık sürelerinin tespitine ilişkin olduğu, Mahkemece davalı işveren ... Müh. Tas. İnş. Taah. Mob. San. Tic. Ltd. Şti.'ne ait ... sicil sayılı işyerinde; 1.2.2012 – 30.6.2012 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak asgari ücretle 150 gün çalıştığı, 150 günlük çalışmasının Kuruma bildirilmediğinin tespitine, dahili davalı işveren ...’a ait ... sicil sayılı işyerinde alt işveren (taşeron) olarak iş alan davalı işveren ... Müh. Tas. İnş. Taah. Mob. San. Tic. Ltd. Şti. nezdinde; 1.7.2012 – 6.10.2012 (dahil) tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak asgari ücretle 96 gün çalıştığı, 96 günlük çalışmasının Kuruma bildirilmediğinin tespitine, karar verildiği, davalı işveren ... teşorunu olduğunu belirttiği diğer davalı şirket yönünden hüküm kurularak hükmün kendi içinde ve hüküm ile gerekçe arasında çelişki oluşturmuştur.
    Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki olgular üzerinde durulmadan çelişkili ve infaza elverişli olmayacak şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı ... Müh. Tas. İnş. Taah. Mob. San. Tic. Ltd. Şti. ve fer-i müdahil vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen sair hususlar incelenmeksizin hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle, sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 02/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi