11. Hukuk Dairesi 2016/12220 E. , 2018/1293 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasında görülen davada ..... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/11/2015 tarih ve 2011/241-2015/443 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı banka vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin müteveffa ..... mirasçılarından olduğunu, murisin ölümünden sonra davalı ..."in diğer davalı bankada bulunan ve murise ait hesaplardan para çektiğini, bu suretle her iki davalının kusurlu davranışları ile müvekkilinin miras payına ulaşmasını engellediklerini iddia ederek 17.532.66 Amerikan doları ile 196.043.89 TL’nin faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili davanın reddini savunmuştur.
Davalı banka vekili, dava şartlarının bulunmadığını, işbölümü ve yetki itirazında bulunduklarını, dava konusu hesapların dava dışı muris ile diğer davalı ..."e ait ortak hesaplar olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre davacı ile davalı ..."in kardeş oldukları, müşterek muris .... mirasçıları bulundukları, davaya konu davalı bankanın .... şubesinde bulunan üç hesabın önce muris ..... adına açılıp, bilahare ortak hesap haline getirildiği, hesap ortaklarının hesaptan münferiden para çekme yetkisinin olduğu, ancak davalı banka tarafından iki hesaba ne şekilde ortak sıfatı tanındığının anlaşılamadığı gerekçesiyle her iki hesaptan davacıya ödenmesi gereken 10.507,07 TL ve 939,22 USD’nin davalılardan müteselsilen tahsiline fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir
Kararı, davacı vekili ve davalı banka vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, bankacılık işleminden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. Davacı mirasçı terekeye ait ve davalı bankada bulunduğu iddia olunan paranın miras hissesi oranında kendisine ödenmesini talep etmiş ise de dosya kapsamından başkaca mirasçılar da olduğu anlaşılmaktadır. Elbirliği halinde mülkiyetin devam ettiği bu durumlarda, bir mirasçının pay üzerinde tasarruf yetkisi yoktur. Mirasçı kendi payına düşün kısım için yalnız kendi adına dava açarsa böyle bir dava reddolunur. Böyle bir dava diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına da açılmadığından, davaya diğer mirasçıların katılmasına (icazet vermesine) dahi imkan yoktur, yani diğer davacılar davaya katılmak isteseler bile bu mümkün değildir......) Bu durumda, davacı mirasçının kendi miras hissesi oranında açılmış işbu davanın reddi gerekirken kabulü doğru olmamış, kararın bu yönüyle re"sen bozulması gerekmiştir.
../..
2-Kabule göre, davalı banka tarafından süresi içerisinde yetki ve iş bölümü itirazı yapılmış, yetki itirazı kabul edilerek dosya ..... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıdaki esasına kaydedilmiştir. Davalı bankaca, işbu mahkemede de işbölümü itirazı tekrar edilmiş, mahkemece olumlu olumsuz bir karar verilmeksizin yargılamaya devam olunmuştur. Oysa, davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK 4. maddesi uyarınca dava, mutlak ticari dava niteliğinde bulunup ticari davalara ise ticaret mahkemelerinde bakılır. Bu itibarla, mahkemece davalının işbölümü itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken yargılamaya devam olunması doğru olmayıp, 6762 sayılı TTK"nin 5/3. maddesi uyarınca bu husus yalnız başına hükmün bozma nedeni yapılamaz ise de mahkeme hükmü 1 nolu bentte yer alan nedenlerle bozulmuş olduğundan davalı banka vekilinin iş bölümü itirazı yönünden de kararın bozulması gerekmiştir.
3-Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın re"sen (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı banka vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı banka yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 21/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
....