9. Hukuk Dairesi 2017/26590 E. , 2018/1797 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : MAHKEMESİ 32. HUKUK DAİRESİ
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesi ile işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin kabul kararına karşı davalı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi davalı avukatının istinaf başvurusunu kabul etmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi"nin kararı süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı işyerinde 15/11/2012-22/07/2016 tarihleri arasında operasyon müdürü olarak çalıştığını, savunmasının alınmadığını ve herhangi bir sebep gösterilmeden geçersiz nedenle iş akdinin feshedildiğini ileri sürerek, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının davalı işyerinde 15/11/2012-22/07/2016 tarihleri arasında operasyon bölümü bünyesinde çalıştığını, davalı işverenin devlete bağlı bir kurum olduğunu, davacının 15 Temmuz 2016 gecesi yaşanan darbe girişiminin ardından sosyal medya üzerinden yapmış olduğu paylaşımların şirket içinde tartışmalara neden olduğunu ve iş düzenini bozduğunu, bu tarz paylaşımların davalı işyeri için hukuka aykırı durumları ortaya çıkaracağından davacının da mağdur olmaması için kıdem ve ihbar tazminatı ile diğer alacakları ödeyerek iş akdini haklı nedenle feshedildiğini, davacının açmış olduğu işe iade davasının haksız ve kötü niyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk derece mahkemesince, feshin açık ve kesin olarak belirtilmesi ve davaranışı ya da yetersizliği nedeniyle feshedilmesi halinde savunmasının alınması gerektiği, iş sözleşmesinin haklı veya geçerli nedenle feshedildiğini ispat yükü davalı işverene ait olduğu, tüm dosya kapsamından davacının dosyada bulunan sosyal medya paylaşımı nedeniyle iş sözleşmesinin feshedilmesinin haklı veya geçerli neden oluşturmadığı, bu nedenle feshin geçersiz olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) İstinaf başvurusu :
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
E) Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge adliye mahkemesince, yerel mahkemece, davacı tarafın sosyal medya paylaşımı nedeni ile iş akdinin iş verence feshedilmesinin haklı ve geçerli nedene dayanmadığı sonucuna varılarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de; davacının iş sözleşmesinin 4857 sayılı Yasanın 25/II maddesi gereğince haklı sebeplere dayalı olarak davalı işverenlikçe feshedildiğinin anlaşıldığı, dosyadaki tüm tutanaklar ve sosyal paylaşım görüntüleri değerlendirildiğinde, davacı işçinin, 15 Temmuz darbe girişimine karşı direnen, darbecilere karşı koyan, meşru yönetime destek veren, demokrasiye sahip çıkan halkın meşru direnişine karşı sosyal medya üzerinden darbecilere destek sayılabilecek mahiyette mesaj attığı, bu mesaj sebebi ile davacının iş sözleşmesinin iş verence feshedildiğinin açık olduğu, davacının bu eyleminin işveren bakımından haklı fesih koşulları oluşturmaz ise de, iş yerinde müdür olarak çalışan darbeye destek açıklaması paylaşımında bulunan işçi ile işverenin çalışmak istememesinin olağan karşılanması gerektiği, davacının davranışlarının iş yerinde olumsuzluklara yol açtığı, işçinin davranışlarından kaynaklanan nedenlerle iş ilişkisinin sürdürülmesinin işverenden beklenemeyeceği, feshin geçerli nedenlere dayandığı, davacının işe iade talebinin reddi gerektiği, yargılamada bir eksiklik bulunmadığından HMK.nun 353/1-b-2 maddesine göre bu hatanın düzeltilmesi yoluna gidildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
F) Temyiz başvurusu :
Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
E) Gerekçe:
4857 İş Kanunu’nun 19’uncu maddesine göre: “Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışına veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez. Ancak, işverenin 25’inci maddenin (II) numaralı bendi şartlarına uygun fesih hakkı saklıdır”. Bu hükümle, işçinin savunmasının alınması, işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle iş sözleşmesinin feshi için bir şart olarak öngörülmüş ve salt işçinin savunmasının alınmamasının tek başına, süreli feshin geçersizliği sonucunu doğuracağı ifade edilmiştir. İşverene savunma alma yükümlülüğünü, sadece iş sözleşmesinin feshinden önce yüklemektedir. İşçiye ihtar verilirken ise bu şekilde bir yükümlülük yüklememektedir. Dolayısıyla, işçiye davranışı nedeniyle ihtar verilirken, savunmasının alınmaması ihtarı geçersiz kılmaz. İşçinin savunması, sözleşmenin feshinden önce alınmalıdır. İşçi fesihten önce savunma vermeye davet edilmeli, davet yazısında davranışı nedeniyle işten çıkarma sebebi açık ve kesin bir şekilde belirtilmeli, makul bir süre önceden belirtilen yer, gün ve saatte hazır bulunması, bulunmadığı takdirde yazılı bir savunma verebileceğinin; bildirilen yerde belirtilen gün ve saatte hazır bulunmadığı ve de buna rağmen yazılı bir savunma vermediği takdirde savunma vermekten vazgeçmiş sayılacağının kendisine hatırlatılması şarttır. Fesih bildirimiyle birlikte veya fesihten sonra savunma istenmesi feshi geçersiz kılar. Keza, ihbar önel süreleri içinde savunma alınması da feshin geçersiz olması sonucunu doğurur.( Dairemizin 15.09.2008 gün ve 2008/1868 Esas,2008/23538 Karar sayılı ilamı).
Dosya içeriğine göre, davalı işverenin davacı işçinin iş sözleşmesini 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca davranışlarından kaynaklanan nedenlerle feshettiği, ancak davacı işçinin savunmasını almadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle davanın kabulüne, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine ilişkin İlk Derece Mahkemesinin kararı yerindedir.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi ve 6100 sayılı HMK.’un 373/2. maddeleri uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
F) Sonuç: Yukarda açıklanan gerekçe ile
1.Bölge Adliye Mahkemesi’nin temyiz edilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.Davalı tarafından gerçekleştirilen feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının davalı nezdindeki işyerine İŞE İADESİNE,
4.Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
5.Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
6. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
7. Davacının yaptığı 227.70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.180,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
10. Dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 07.02.2018 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.