Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2010/16680 Esas 2011/211 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 38. maddesi uyarınca kamulaştırmasız el atılan taşınmazın 20 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesi sebebiyle davalı üzerindeki tapusunun iptali ile davacı idare adına tescili davasının reddine, kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi istemine ilişkin birleştirilen davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 03.10.2005 gün ve 2005/6820 Esas - 2005/10239 Karar sayılı ilama karşı davalı-davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
-K A R A R-
Asıl dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 38. maddesi uyarınca, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın 20 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle tapusunun iptali ile Hazine adına tescili; birleştirilen dava ise, kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi istemine ilişkin olup, mahkemece; asıl davanın reddine, birleştirilen davanın ise kabulüne dair verilen karar Dairemizce bozulmuş, bu karara karşı asıl davanın davalısı, birleştirilen davanın davacısı olan ... ve arkadaşları vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Her ne kadar, dava konusu edilen 23 ada 41, 43 ve 53 parsel sayılı taşınmazlara ... tarafından 1967-1968 yıları arasında el atılmış ise de; söz konusu taşınmazlarla ilgili mülkiyetin ihtilaflı olduğu ve bu hususta açılan tespite itiraz davalarının 1996 yılında sonuçlanarak kesinleştiği ve dava konusu taşınmazların tapuya ilk olarak 1996 yılında hükmen tescil yolu ile kaydedildiği, bu durumda, dava konusu taşınmazlarda hak sahibi olan kayıt malikleri açısından, meni müdahale ya da tazminat davası açma hakkının, mülkiyet ihtilafının sona erdiği tarih olan 1996 yılında başlayacağı ve bu durumda da Kamulaştırma Kanununun Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen 38. maddesindeki 20 yıllık hak düşürücü sürenin asıl ve birleştirilen dava tarihleri itibariyle dolmadığı gözetilerek, sonucu itibariyle doğru olan mahkeme kararının onanması gerekirken bozulduğu bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından;
Dairemizin 03.10.2005 gün ve 2005/6820-10239 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, yukarda açıklanan gerekçelerle mahkeme kararının ONANMASINA, davalı-davacıdan peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, 17.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.