Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5394
Karar No: 2021/2020
Karar Tarihi: 23.02.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/5394 Esas 2021/2020 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalının işyerinde 15/11/1987-16/07/2006 tarihleri arasında çalıştığını ve bu sürenin tespiti için dava açmıştır. Mahkeme, tanık beyanlarında çelişki olduğunu, davacının sürekli mi çalıştığı net olarak belirlenemediğini ve eksik inceleme sonucunda karar verildiğini belirterek davanın reddine karar vermiştir. Ancak, davacı vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek hüküm bozulmuştur. Mahkeme, sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki önemine vurgu yaparak, sigortalı konumundaki çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların özel bir duyarlılıkla yürütülmesi gerektiğini belirtmiştir. Bu nedenle, tanık beyanları giderilmeli, dosyada mevcut dönem bordrolarından bilgi alınmalı, komşu işyerlerinin bordroları incelenmeli ve böylece varlığı belirgin olan hizmet akdinin süresi tespit edilmelidir. Davacının 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesine dayanarak açtığı dava, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun Geçici 7. maddesi uyarınca yasal dayanağını oluşturmaktadır. Anılan Kanunun 6. maddesi ise sigortalı olmanın hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez olduğunu belirtmektedir.
10. Hukuk Dairesi         2020/5394 E.  ,  2021/2020 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Dava, davacının davalıya ait işyerinde 15/11/1987-16/07/2006 tarihleri arasında askerlik süresi haricinde geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Eldeki davada, Mahkemece, tanık beyanları arasında çelişki bulunduğu, davacının, davalıya ait işyerinde sürekli mi çalıştığı net olarak belirlenmediği, davacının çalışma süresi saptanmadan, eksik inceleme sonucunda karar verildiği anlaşılmaktadır.
    5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun Geçici 7. maddesi uyarınca davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Anılan Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
    Davada somutlaşan olayda, dosya kapsamı değerlendirildiğinde, red kararının eksik inceleme-araştırma ve yanılgılı değerlendirme sonucu verildiği anlaşılmaktadır. O halde Mahkemece yapılacak iş; tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmeli, dosyada mevcut dönem bordrolarından, bordro tanıkları resen seçilerek bilgi ve görgülerine başvurulmalı, aynı ve benzer işi yapan komşu işyerlerinin bordrolarından hizmetleri bildirilen ve işverenler ile bodrolu çalışanlar tespit edilerek dinlenilmeli, alacak davası dosyası değerlendirilerek, tanık beyanları karşılaştırılmalı, böylelikle, varlığı belirgin olan hizmet akdinin süresi tespit edilmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 23/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi