7. Hukuk Dairesi 2014/18184 E. , 2015/4771 K.
"İçtihat Metni"İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, davacının davalı ..."nin asıl işverenliğinde dava dışı ... Şirketinin işçisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, fazla mesai yaptığını, hafta tatilleri ile milli bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, yıllık izinlerini kullanmadığını, hak ettiği alacaklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının dava dışı Serka isimli şirketin işçisi olduğunu, bu şirket ile aradaki ilişkinin asıl-alt işveren ilişkisi olarak nitelendirilemeyeceğini, davanın husumetten reddi gerektiğini savunmuş ve davanın reddini istemiştir.
Dava ihbar olunan ... vekili, davacıya tüm haklarının ödendiğini, işverenlerini ibra ettiğini, yıllık izinlerini ve hafta tatillerini kullandığını, diğer tatil günlerinde çalışmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Dosya içindeki banka dekontları ile sabit olduğu üzere davacıya dava tarihinden önce iki parça halinde kıdem ve ihbar tazminatına mahsuben ödeme yapılmıştır. Mahkemenin hükmüne esas aldığı itirazlar üzerine hazırlanan 16.06.2014 tarihli ek hesap raporunda bu ödemelerin mahsubundan sonra davacının net 843,11 TL kıdem tazminatı ve 320,58 TL ihbar tazminatı alacağının kaldığı belirtilmiştir. Mahkemece bu ek hesap raporu benimsendiği halde gerekçeli kararda da belirtildiği gibi bakiye kıdem tazminatı olarak net 843,11 TL yerine 11.064,34TL brüt kıdem tazminatının hüküm altına alınması hatalı olmuştur.
3-Mahkemece davacının fazla mesai, hafta tatili ile milli bayram ve genel tatil çalışma ücret talepleri reddedilmiş ise de, gerek Dairemizden, gerekse 9 ve 22.Hukuk Dairelerinden (7.Hukuk Dairesi"nin 2014/9167,8460,9558,2013/23468 Esas sayılı; 22 Hukuk Dairesi"nin 2012/27112 Esas sayılı; 9. Hukuk Dairesi"nin 2011/11923 Esas sayılı)geçen aynı işverenler nezdinde aynı veya benzer koşullarda çalışan işçilerin tanık anlatımlarına göre hesap edilen günlük 3 saat üzerinden fazla mesai ücreti, hafta tatili ve dini bayramlar dışındaki milli bayram ve genel tatil çalışmaları karşılığı ücret alacakları hüküm altına alınmıştir. işverenin sunduğu haftalık izin kullanım belgelerine, emsal daire içtihatlarında itibar edilmiş, bordrolardaki fazla mesai tahakkuklarının ise sembolik olması nedeni ile mahsubu yoluna gidilmesi bozma nedeni yapılmamıştır.
Bu itibarla öncelikle dosya içinde bulunan günlük ve haftalık izin kullanım belgeleri dikkate alınarak belge bulunmayan haftalar için dava ve ıslah zamanaşımı dikkate alınarak hesap edilecek hafta tatili ücretinden makul oranda hakkaniyet indirimi yapılarak hüküm altına alınmalıdır.
Fazla mesai ücreti bakımından ise; davacının hafta tatili kullandığı haftalarda haftalık 18 saat; hafta tatilini kullanmadığı haftalarda haftalık 21 saat üzerinden dava ve ıslah zaman aşımı dikkate alınarak fazla mesai ücreti hesaplanmalı, hesap dönemi içinde kalan imzasız bordrolardaki fazla mesai ücretlerinin ödendiğinin tespiti halinde (davacının kabulü ya da getirtilecek banka hesap hareketleri veya başkaca imzalı belge ile) bunların mahsubu ile bakiye fazla mesai ücretinin makul oranda yapılacak hakkaniyet indirimi ile davalıdan tahsiline karar verilmelidir.
Ayrıca dini bayramlar dışındaki milli bayram ve genel tatil günleri için dava ve ıslah zaman aşımı dikkate alınarak hesap edilecek alacağa, makul bir hakkaniyet indirimi ile hükmedilmelidir.
4-Yıllık izin ücretinin netleştirilmesi sırasında 5510 sayılı Yasa"nın 80.maddesine göre prim kesintisine tabi olduğu halde SGK primi ile işsizlik prim kesintisi yapılmayıp sadece damga ve gelir vergisi kesintisi ile yetinilmesi de ayrı bir bozma nedenidir.
Mahkemece yapılacak iş, bozma nedenleri ile ilgili ek hesap raporu almak ve dosyadaki tüm deliller ile birlikte değerlendirerek çıkacak sonuca göre karar vermektir.
O halde taraf vekillerinin bu yönlere ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 17/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.