12. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/11982 Karar No: 2014/14439 Karar Tarihi: 14.05.2014
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/11982 Esas 2014/14439 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2014/11982 E. , 2014/14439 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 13. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 30/04/2013 NUMARASI : 2012/729-2013/294
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu hakkında 8 adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibi üzerine, borçlunun icra mahkemesine başvusunda; takip dayanağı çeklerden 65.000 TL bedelli çek yönünden çekte cirosunun bulunmadığını ileri sürerek borca itiraz ettiği, diğer çekler yönünden ise imzaya itiraz ettiği, mahkemece, borçlunun itirazlarının kabulü ile takibin iptaline, borçlu yararına icra inkar tazminatı ve para cezası verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmektedir. Mahkemece, borçlunun imzaya ve borca itirazı kabul edildiğine göre İİK"nun 170/3 ve İİK"nun 169/a-5 madddeleri uyarınca takibin durdurulması yerine iptaline karar verilmesi doğru değil ise de; aleyhe bozma yasağı nedeni ile bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. Borçlunun takip konusu çekte, keşideci ve ciranta sıfatı ile isim ve imzasının olmadığına ilişkin iddiası, İİK"nun 169/a maddesinde düzenlenen borca itiraz niteliğinde olup, aynı maddenin 6. fıkrası uyarınca borçlunun itirazının esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde, kötüniyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklının, takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminatla sorumlu tutulacağı öngörülmüştür. Takibin dayanaklarından 20.02.2009 tarih ve 65.000 TL bedelli çekte, borçlu K.. A.."un isim ve imzası bulunmadığı halde, alacaklının belirtilen çek yönünden de borçlu hakkında takip yaptığı ve dolayısıyla anılan çeki takibe koymada en azından ağır kusurlu olduğu gözetilerek mahkemece, bu çek yönünden İİK"nun 169a/6. maddesi gereğince borçlu lehine tazminata hükmedilmesi gerekirken, bu hususun gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.