Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4934 Esas 2019/215 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4934
Karar No: 2019/215
Karar Tarihi: 16.01.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4934 Esas 2019/215 Karar Sayılı İlamı

Özet:

16. Ceza Dairesi'nin 2018/4934 E. ve 2019/215 K. numaralı kararında, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkum olduğu ve istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtiliyor. Dosyanın incelenmesinde, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların eksiksiz sergilendiği, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı ve yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, sanığın ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş ve temyiz davası esastan reddedilip karar onanmıştır.
Kanun maddeleri:
3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 3/1. maddesi
314/2, 62, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanun'un 5. maddesi

16. Ceza Dairesi 2018/4934 E. , 2019/215 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 3713 sayılı Kanunun 3/1. maddesi delaleti ile 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği, ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 16.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.