Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/114 Esas 2020/6627 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/114
Karar No: 2020/6627
Karar Tarihi: 24.06.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/114 Esas 2020/6627 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, dolandırıcılık suçundan mahkum edildi. Olayda, sanık adına para gönderildiği iddia edildi. Ancak, dolandırıcılık suçunun sabit olup olmadığına dair delillerin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek, Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararı vermesi gerekiyordu. Bu nedenle hüküm bozuldu ve konu yeniden üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesinde incelenecek.
Konuyla ilgili kanun maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 157/1 ve 158/1-h maddeleri (Dolandırıcılık suçu)
- Türk Ceza Kanunu'nun 168/2 maddesi (Suçun işlenmesinde araç kullanma)
- Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 52/2 ve 53. maddeleri (Temyiz yolu ve Temyiz incelemesi)
- Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 307/son, 52/2, 53. maddeleri (Temyiz yolu ve Temyiz incelemesi)

15. Ceza Dairesi 2019/114 E. , 2020/6627 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanık hakkında; TCK’nın 157/1, 168/2, 52/2, 53 CMK’nın 307/son, 52/2, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ...’in Dünya Global Telekomünikasyon şirketinin sahibi olduğu, çağrı merkezi olarak hizmet verdiği; katılanı 20/08/2015 tarihinde sabit bir telefon hattından arayan şahısın, "yaptığınız alışverişler sonucu check-up kazandınız, buna karşılık olarak 375 TL para yatırmanız gerekiyor, bu parayı yatırmamanız halinde ileride 2.500 TL para yatırmak zorunda kalacaksınız" dediği, katılanın da sanık ... adına para gönderdiğinin iddia edildiği olayda; sübutu halinde sanığın eyleminin TCK’nın 158/1-h maddesinde yer alan dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmadığına dair delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 24.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.