Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2018/4315
Karar No: 2022/1704
Karar Tarihi: 16.03.2022

Danıştay 8. Daire 2018/4315 Esas 2022/1704 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2018/4315 E.  ,  2022/1704 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    SEKİZİNCİ DAİRE
    Esas No : 2018/4315
    Karar No : 2022/1704

    DAVACI : ...

    DAVALI : ...Kurul Başkanlığı/...
    VEKİLİ : Av. ...

    DAVANIN KONUSU : Davacı tarafından,
    1-Denklik başvurusunun reddine ilişkin ...tarih ve E....sayılı işlem (her ne kadar dava dilekçesinde 10/01/2017 tarihli işlemin iptali istenilmişse de, verilen ara karar üzerine alınan cevabi yazılarda, dava konusu işlemin ...tarih ve E....sayılı işlem olduğu anlaşılmıştır.) ile;
    2-Dayanağı 15/01/2015 tarihli Yurtdışında Alınan Doktora, Sanatta Yeterlik, Doçentlik, Profesörlük Unvanlarının Değerlendirilmesine İlişkin Usul ve Esasların yabancı dil şartı aranmasına ilişkin kısmının iptaline karar verilmesi istenilmektedir.

    DAVACININ İDDİALARI:
    Davacı tarafından, 15/01/2015 tarihinde Usul ve Esasların yayımlanarak yabancı dil şartının getirildiğini, 2015 yılında önce doktora programına başladığını, doktora eğitiminin ortasında yabancı dil şartı getirilmesinin mağduriyetine yol açtığını, baştan yabancı dil şartı istenildiğini bilseydi hiç yurt dışında doktora eğitimine başlamayacağını ve maddi, manevi zarara uğramayacağını, Usul ve Esasların geriye dönük olarak işletildiğini, yabancı dil şartının 2016-2017 eğitim öğretim yılında yeni başlayacaklara uygulanması gerektiğini, tesis edilen işlemin hukuka uygun olmadığı ileri sürülmektedir.

    DAVALI İDARENİN SAVUNMASININ ÖZETİ: Süresinde savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
    DÜŞÜNCESİ : Davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

    DANIŞTAY SAVCISI : ...
    DÜŞÜNCESİ : Dava; davacının Sofya Devlet Spor Akademisinden almış olduğu 15.03.2017 tarihli doktora diplomasının denkliğinin tanınması yönündeki 04.12.2017 tarihli başvurusunun reddine ilişkin işlemin ve bu işlemin dayanağı olan Üniversitelerarası Kurulun 15.01.2015 tarihli Yurtdışında Alınan Doktora, Sanatta Yeterlik, Doçentlik, Profesörlük Unvanlarının Değerlendirilmesine ilişkin Usul ve Esasların "Yurtdışında alınan doktora unvanlarının denkliği" başlıklı 4. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde yer alan; "Türkiye'de doktoraya kabul için aranan dil yeterliliğini sağladığına ilişkin belge" düzenlemesinin iptali istemiyle Üniversitelerarası Kurul Başkanlığına karşı açılmıştır.
    2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 11. maddesinde Üniversitelerarası Kurulun görevleri düzenlenmiş ve (b) fıkrasının, 5.bendinde, "doktora ile ilgili esasları tespit etmek ve yurt dışında yapılan doktoraları, doçentlik ve profesörlük ünvanlarını değerlendirmek" Kurulun görevleri arasında sayılmıştır.
    Davalı idare bu kapsamda "Yurtdışında Alınan Doktora, Sanatta Yeterlik, Doçentlik, Profesörlük Unvanlarının Değerlendirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar"ı belirlemiştir.
    Dosyanın incelenmesinden, Üniversitelerarası Kurulun 15.01.2015 tarihli kararı ile adayların, yurt dışında almış olduğu doktora ünvanının 2547 sayılı yasanın 11. Maddesinin (b) bendinin 5 numaralı fıkrası uayarınca Türkiye'de yapılan doktoraya eşdeğer sayılması için yapılan başvuruya "Türkiye'de doktoraya kabul için aranan dil yeterliliğini sağladığına ilişkin belge"nin de eklenmesi şartı getirildiği; davacının ise Sofya Devlet Spor Akademisinde 2013 yılında başladığı doktora eğitimini 2017 yılında tamamladığı anlaşılmaktadır.
    Anayasa'nın 2. maddesinde Türkiye Cumhuriyeti'nin nitelikleri arasında sayılan "hukuk devleti"nin gereklerinden olan "hukuki güvenlik" ilkesi uyarınca idare tarafından idare edilenlerle ilgili olarak tesis edilecek işlemlerin, önceden "belirli" ve "bilinir" olması gerekmektedir. Hukukî güvenlik, öngörülebilirlik ve belirlilik ilkelerinin gereği olarak ilgililerin, hukuk düzeninin öngördüğü bir yükümlülüğü yerine getirebilmeleri için bu yükümlülüğün kendileri açısından açıkça bilinmesi gerekmektedir. Yine bu ilkenin bir sonucu olarak idarenin işlemlerinde istikrarı ve idarenin güvenilirliği ilkesini gözetmesi, çelişkili uygulamalara meydan vermeyerek takdir yetkisine sahip olduğu durumlarda da bu yetkisini belirtilen hususları dikkate alarak kullanması gerekmektedir
    Kural olarak düzenleyici işlemler yürürlüğe girince uygulanmaya başlanır ve yürürlüğe girdikleri tarihten sonra meydana gelen olaylara uygulanırlar. Ancak hukukumuzda bazı gerekçelerle önceye etki kabul edilmektedir. Anayasa Mahkemesinin 28.12.2017 tarih ve E: 2016/150, K: 2017/179 sayılı kararında, yeni yasanın kamu yararı ve kamu düzeninin gerektirmesi, kazanılmış hakların korunması, mali hakların iyileştirilmesi gibi ayrıksı durumlarda önceki olay, işlem ve eylemlere uygulanabileceği belirtilmiştir. Yasa, tüzük ve yönetmelik gibi hukuki metinlerde yer alan geçici maddeler kural olarak, bu hukuki metinlerin kapsamına girenlerin asıl maddelerle getirilen yeni hukuki durumlara geçiş sürecini (intibakını) düzenlemektedir. Bu bağlamda, yeni bir düzenleme yürürlüğe girinceye kadar geçecek süre içinde yapılacak işlem ve düzenlemeler ile daha önceki düzenlemelerden doğan hakların korunmasına ilişkin hususlar ve benzeri geçiş hükümleri geçici maddelerde yer almaktadır.
    Gerek yargı kararlarındaki gerekse öğretideki ortak tanımlamalara göre "haklı beklenti"; idarenin ister bir taahhüt, isterse uzun süren bir uygulamasına güvenerek olsun, bireylerin çıkarlarına ya da lehlerine olan bir sonuca ulaşabileceklerini ümit etmeleridir.

    Haklı beklentinin korunması, idarenin takdir yetkisini kullandığı alanlarda söz konusu olduğundan, kamu yararının ağır bastığı durumlarda haklı beklentiden söz edilemeyeceği gibi, idarenin eşitlik ve adalet ilkesine aykırı uygulamalarının yönetilenler açısından haklı beklenti yaratmayacağı da tartışmasızdır.
    Bahse konu 15.01.2015 tarihli Kararda "Bu Usul ve Esasların yürürlüğe girdiği tarihten önce denklik için Üniversitelerarası Kurula başvurmuş olanlar hakkında bu düzenleme ile getirilen ek kriterler uygulanmaz" şeklinde geçici maddeye yer verilmiş ise de; Kararın yürürlüğe girdiği tarihte doktorası devam edenler için bir geçiş hükmüne yer verilmediği görülmekte olup; ileriye yönelik olarak düzenleme yapma veya mevcut düzenlemeyi değiştirme yetkisine sahip olan idarenin, önceki koşullara göre doktoraya başlayıp devam edenlerle ilgili geçiş hükmüne yer vermeden yaptığı düzenlemenin dava konusu edilen kısmında; haklı beklenti, hukuki güvenlik ve belirlilik ilkelerine uygunluk olmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmış olup; hukuka uyarlık bulunmamıştır.
    Bireysel işleme gelince; dayanağı olan düzenleme hukuka aykırı bulunduğundan; davacı hakkında tesis edilen işlemde de hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
    Açıklanan nedenlerle, Üniversitelerarası Kurulun 15.01.2015 tarihli Yurtdışından Alınan Doktora, Sanatta Yeterlik, Doçentlik, Profesörlük Unvanlarının Değerlendirilmesine ilişkin Usul ve Esasların 4. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde yer alan; "Türkiye'de doktoraya kabul için aranan dil yeterliliğini sağladığına ilişkin belge" düzenlemesinin ve bireysel işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

    HUKUKİ SÜREÇ :
    Bulgaristan Cumhuriyeti Ulusal Spor Akademisi Vasil Levsky Kış Sporları Anabilim Dalı'nda doktora eğitimine 04/07/2013 tarihinde başlayan ve eğitimini 15/03/2017 tarihinde tamamlayarak 18/04/2017 tarihinde diplomasını alan davacı tarafından, 04/12/2017 tarihinde davalı idareye yapılan doktora denklik başvurusunun, ...tarih ve ...sayılı işlemle, Türkiye'de doktoraya kabul için aranan dil yeterliğini sağladığına ilişkin belge bulunmadığından bahisle reddedilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    İLGİLİ MEVZUAT :
    2547 sayılı Kanun'un 'Üniversitelerarası Kurul' başlıklı 11. maddesinin (b) fıkrası uyarınca, doktora ile ilgili esasları tespit etmek ve yurt dışında yapılan doktoraları, doçentlik ve profesörlük unvanlarını değerlendirmek görevi Üniversitelerarası Kurul'a verilmiştir.
    Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihteki haliyle Yurtdışında Alınan Doktora, Sanatta Yeterlik, Doçentlik, Profesörlük Unvanlarının Değerlendirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar'ın 'Yurtdışında alınan doktora unvanlarının denkliği' başlıklı 4. maddesinde; "Adaylar, yurtdışında almış olduğu doktora unvanının 2547 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin (b) bendinin beş numaralı fıkrası uyarınca Türkiye’de yapılan doktoraya eşdeğer sayılması için, aşağıdaki belgeleri dilekçelerine ekleyerek Üniversitelerarası Kurul Başkanlığına başvurur...(e) Türkiye’de doktoraya kabul için aranan dil yeterliliğini sağladığına ilişkin belge,..." düzenlemesi, geçici maddesinde ise; "Bu Usul ve Esasların yürürlüğe girdiği tarihten önce denklik için Üniversitelerarası Kurula başvurmuş olanlar hakkında bu düzenleme ile getirilen ek kriterler uygulanmaz." düzenlemesi yer almaktayken, anılan Usul ve Esasların 29/01/2021 tarihli nihai halinde ise; 'Yurtdışında alınan doktora unvanlarının denkliği' başlıklı 6. maddesinde; "Yurtdışında alınan doktora unvanlarının denkliği başvurularında sisteme yüklenmesi gereken belgeler şunlardır:
    ..(f) Başvuru sisteminin doğrulama yapamadığı durumlarda, Türkiye’de doktoraya kabul için aranan dil yeterliliğinin sağlandığına ilişkin yabancı dil belgesi (doktora eğitim dili Üniversitelerarası Kurulca doçentlik başvurusunda kabul edilen dillerden herhangi birisi ise bu belge istenmez),..." düzenlemesine yer verilmiştir.
    01/07/1996 tarih ve 22683 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği'nin 'Öğrenci Kabulü' başlıklı 2. maddesinin (b) fıkrası uyarınca doktora programına öğrenci kabulünde, anadiller dışında İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Rusça, Arapça, Çince, Japonca, Farsça dillerinden birinden merkezi yabancı dil sınavından en az 55 puan veya ÖSYM Yönetim Kurulu tarafından eşdeğerliği kabul edilen uluslararası yabancı dil sınavından bu puan muadili bir puan alınması zorunlu tutulmuştur.
    1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 'Avukatlık ücreti' başlıklı 164. maddesinin 1. fıkrasında; "Avukatlık ücreti, avukatın hukukî yardımının karşılığı olan meblâğı veya değeri ifade eder." hükmü, 'Avukatlık ücret tarifesinin hazırlanması' başlıklı 168. maddesinin 3. fıkrasında ise; "Avukatlık ücretinin takdirinde, hukukî yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarife esas alınır." hükmü yer almıştır.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Dava konusu 15/01/2015 tarihli Yurtdışında Alınan Doktora, Sanatta Yeterlik, Doçentlik, Profesörlük Unvanlarının Değerlendirilmesine İlişkin Usul ve Esasların yabancı dil şartı aranmasına ilişkin kısmının incelenmesi:
    İdareler, kendi görev alanlarını ilgilendiren konularda düzenleyici işlemler çıkarma yetkisine sahip oldukları gibi, bunları mevzuata, günün koşullarına göre yeniden düzenleme ve değiştirme yetkisine de sahiptirler. Soyut ve genel hukuki durumların (hukuki statülerin) en önemli özelliği bunların daima değişebilmesi ve bu değişikliğin de herkese karşı geçerli olmasıdır. Objektif hukuk dünyasında meydana gelen ve hukuki statüde değişiklik yapan bu düzenlemelerin, statü kazanmış ve statüsü devam eden bireyleri de kapsayacağı açıktır.
    Doktora eğitiminin amacı, kişiye bağımsız bir şekilde araştırma yapabilme, bilimsel konuları derinlemesine inceleyerek yorum yapabilme, yeni sonuçlara ulaşabilme ve bunu aktarabilme yeteneğinin kazandırılması olup, doktora yüksek seviyeli akademik derece, yani bilimsel yeterlik derecesidir.
    Doktora eğitimi sonrasında kişilerin akademik personel olarak da çalışma tercihinde bulunabilecekleri, dolayısıyla doktora eğitimini tamamlayarak doktora derecesi alan kişilerin kendi alanlarındaki konulara ilişkin gelişmeleri takip edebilmeleri, literatür taraması yapabilmeleri ve ürettikleri yeni bilgileri çeşitli yayımlarla tüm dünyadaki bilim adamlarıyla paylaşabilmeleri, tartışabilmeleri ve bilimsel açıdan kendilerini geliştirebilmeleri için yabancı dillerinin yeterli bir seviyede olması gerekmekle birlikte; yukarıda yer verilen mevzuat hükmü doğrultusunda yurt içinde doktora programlarına kabulde yabancı dil koşulunun arandığı hususu da dikkate alındığında, dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.

    Dava konusu ...tarih ve E....sayılı işlemin incelenmesi:
    Kazanılmış hak doktrinde, yürürlükteki hukuka uygun olarak doğan ve böylece kişiye özgü lehte sonuçlar doğurmuş, daha sonra mevzuat değişikliği ya da işlemin geri alınması gibi durumların varlığına rağmen hukuk düzenince korunması gereken bir hak olarak tanımlanmakta olup, uyuşmazlık konusu olayda davacının, Yurtdışında Alınan Doktora, Sanatta Yeterlik, Doçentlik, Profesörlük Unvanlarının Değerlendirilmesine İlişkin Usul ve Esasların yürürlüğe girdiği 15/01/2015 tarihinde doktora eğitimine devam ettiği, getirilen düzenleme öncesinde bütün sonuçlarıyla fiilen elde edilmiş bir hakkının bulunmadığı açıktır.
    Ayrıca, idarenin ister bir taahhüt, isterse uzun süren bir uygulamasına güvenerek olsun, bireylerin çıkarlarına ya da lehlerine olan bir sonuca ulaşabileceklerini ümit etme şeklinde tanımlanan haklı beklentiden, kamu yararının ağır bastığı durumlarda söz edilemeyeceği gibi, idarenin eşitlik ve adalet ilkesine aykırı uygulamalarının yönetilenler açısından haklı beklenti oluşturmayacağı da tartışmasızdır.
    Bu kapsamda; uyuşmazlık konusu olayda, davacının kazanılmış hakkının bulunmadığı gibi haklı beklentisinden de söz etme imkanı bulunmadığından, tesis edilen dava konusu ...tarih ve E....sayılı işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
    Diğer taraftan; her ne kadar davalı idarece süresinde savunma verilmemiş ise de, süresi geçtikten sonra uyuşmazlığa dair açıklamalarda bulunulduğu, Dairemizin 17/09/2018 tarih ve E:2018/4315 sayılı ara kararına süresinde cevap verildiği görülmekle birlikte; yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca takdir edilecek vekalet ücretinin, salt savunmanın süresinde verilmesine hasredilemeyeceği, dolayısıyla davaya katkısı olan davalı idare vekili nedeniyle, davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Dava konusu ...tarih ve E....sayılı işlem ile dayanağı 15/01/2015 tarihli Yurtdışında Alınan Doktora, Sanatta Yeterlik, Doçentlik, Profesörlük Unvanlarının Değerlendirilmesine İlişkin Usul ve Esasların yabancı dil şartı aranmasına ilişkin kısmı yönünden davanın REDDİNE,
    2.Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam ...-TL yargılama gideri ile karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ...-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
    3.Posta gideri avansından varsa artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
    4.Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na temyiz yolu açık olmak üzere, 16/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi