15. Ceza Dairesi Esas No: 2020/2951 Karar No: 2020/6619 Karar Tarihi: 24.06.2020
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2020/2951 Esas 2020/6619 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, finansal kiralama sözleşmesi imzalayarak ekskavatör kiraladı, kira borcu ödenmediği için malın iadesi istendiğinde malı iade etmeyerek haksız yarar sağladı. Bu eylemi, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturuyordu. Ancak, finansal kiralama sözleşmesi tarafı konumundaki sanığın malı ticari amaçla kiralamaması nedeniyle, eylemin güveni kötüye kullanma suçuna değil, 5237 sayılı TCK'nın 155/1. maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçuna dahil olduğu tespit edildi. Suç tarihi, 29/03/2014 tarihinde ihtarnamenin sanığa tebliğ edildiği tarihten itibaren 63 günlük sürenin sona erdiği 31/05/2014 tarihi oldu. Şikayetçinin 29/12/2014 tarihinde şikayet etmesi nedeniyle, sanık hakkında güveni kötüye kullanma suçundan süresinde şikayette bulunulmadığı için düşme kararı verilmesi gerekiyordu. Ancak mahkeme, yanılgıya düşerek sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet kararı verdi. Bu nedenle, hükmün bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri; TCK'nın 155/2, 62, 52/2, 51, 155/1 ve 5237 sayılı Kanun'un 73/1-
15. Ceza Dairesi 2020/2951 E. , 2020/6619 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Sanık hakkında; TCK’nın 155/2, 62, 52/2, 51 maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Suç tarihinin gerekçeli karar başlığında, "31/05/2014" olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür. Sanığın, katılan şirketle finansal kiralama sözleşmesi imzalayarak 1 adet Hyundai marka... plakalı, paletli ekskavatör kiraladığı, kira borcunun ödenmemesi sebebiyle kiralanan malın iadesi istendiğinde suça konu malı iade etmeyip uhdesinde tutarak haksız yarar sağladığı, bu suretle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; Mülga 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu"ndaki sözleşmeden doğan davaların ticari dava niteliğinde bulunduğu yönündeki 31. madde hükmüne benzer bir düzenlemenin inceleme tarihinde yürürlükte bulunan 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nda yer almaması ve finansal kiralama sözleşmesinin tarafı konumunda bulunan sanığın suça konu malı ticari bir işletmenin faaliyetleri çerçevesinde kiralamamış olduğunun anlaşılması karşısında; eylemin şikayete tabi olan ve 5237 sayılı TCK’nın 155/1. maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, suç tarihinin ihtarnamenin sanığa tebliğ edildiği 29/03/2014 tarihinden itibaren kendisine verilen 63 günlük sürenin sona erdiği 31/05/2014 tarihi olup, katılan şirket vekilinin sanık hakkında suç tarihinden itibaren 6 aylık yasal şikayet süresi geçtikten sonra 29/12/2014 tarihinde şikayetçi olduğu dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK’nın 73/1-2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddeleri gereğince sanık hakkında güveni kötüye kullanma suçundan süresinde şikayette bulunulmaması nedeni ile düşme kararı verilmesi gerekirken, suç vasfında hataya düşülerek yazılı şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA, 24.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.