17. Hukuk Dairesi 2016/8630 E. , 2019/3547 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 26.03.2019 Salı günü davacı vekili Av. ... ve davalı ... vekili Av. ... geldiler. Diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ... hakkında takip başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını, mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazını 12.01.2009 tarihinde davalı ..."a devrettiğini belirterek, bu tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemenin, davanın kısmen kabulüne ilişkin ilk kararı, dairemizin 03.04.3014 tarih 2013/19874 Esas 2014/4883 Karar sayılı ilamı ile mahkemece İİK.nın 280. maddesi uyarınca da araştırma ve inceleme yapılması gerekirken bu yönde bir değerlendirmede bulunulmadığı, 3. kişi konumundaki davalı ..."ın cevap dilekçesinde borçlu davalı ile tanıştıklarını ve ticari ilişkilerinin olduğunu beyan ettiği, dosya içeriğinden de davalıların aynı şirketin yönetim kurulu üyeliği yaptıkları anlaşıldığı, bu durumda davalı ... ile borçlu davalı arasındaki ticari ilişkiler, arkadaşlık, iş ortaklığı gibi yakınlıkların olup olmadığının açıkça tesbit edilmesi, buna ilişkin delillerin toplanması, davalı ..."ın borçlu davalının mali durumu ile alacaklıları ızrar kastını bilen veya bilebilecek kişilerden olup olmadığının irdelenerek, karar yerinde tartışılması ondan sonra toplanan ve toplanacak olan tüm delillerin birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozmadan sonra davalıların birbirlerin tanıdıkları ancak borçlunun mali durumu hakkında bilgi sahibi olmadıkları, salt arkadaş olmaları ve 10 yıl önce 1 yıl süre ile ortaklık yapmış olmalarının, davalı ..."ın borçlu ..."ın mali durumu ve alacaklılarını ızrar bilen veya bilmesi lazım gelen kişilerden olduğunu göstermeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun ipali davasına ilişkindir.
Aynı Yasanın 280/1.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği belirtilmiştir.
Somut olayda, önceki bozma ilamında da belirtildiği gibi davalı borçlu ... ile üçüncün kişi ..."ın uzun yıllara dayanan arkadaş oldukları, dava dışı ... Tekstil AŞ de 2003 yılında birlikte kurucu ortak oldukları, bu ortaklıklarının ne kadar devam ettiği dosya kapsamında belirli olmamakla birlikte, davalı ... vekilinin 30.04.2010 tarihili cevap dilekçesinde "Müvekkili ile davalı borçlu ..."ın ticari piyasadan tanıştığı, diğer davalının ticari işleri nedeni ile nakde ihtiyacı olduğundan bahisle elindeki gayrimenkullerini satmak istediğini müvekkiline söylediğinde müvekkilinin de yatırım amacı ile taşınmazları aldığını" belirtmiş olup bu açık beyan karşısında davalı üçüncü kişi ..."ın, hem iş hem de özel arkadaşı olan ve aynı sektörde faaliyette olan borçlu ..."ın mali durumunu bilmediği veya bilmesi lazım kişilerden olmadığının kabulü dosya kapsamına ters düşmektedir.
Bu durumda davalılar arasındaki tasarrufun İİK 280.madde gereğince iptali ile davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 26/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.