16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4877 Karar No: 2019/203 Karar Tarihi: 17.01.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4877 Esas 2019/203 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2018/4877 E. , 2019/203 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı TMK"nın 5/1, TCK"nın 53, 58/9, 63 hükmü uyarınca mahkumiyet kararının düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler gerekçe içeriği ve sanık müdafiinin 08.04.2018 tarihli dilekçesinin temyiz dilekçesi mahiyetinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın bylock programını kullandığına ilişkin ikrarı ve dosya kapsamı nazara alındığında, bylock kullandığına dair detaylı tespit ve değerlendirme tutanağı getirtilmeden hüküm kurulmuşsa da diğer delillerin suçun sübutu için yeterli olması nedeniyle sonuca etkili görülmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı, Ancak sanık savunması ve tüm dosya kapsamına göre; Bylock programını kullandığını kabul eden, örgütte kaldığı süre ve konumuna uygun bilgiler vermek suretiyle suçun aydınlatılmasına katkıda bulunan ve samimi şekilde pişmanlık duyan sanık hakkında, soruşturma başlatılmasından sonra yakalanmış olduğu da nazara alınarak, 5237 sayılı TCK"nın 221/4-2. cümlesinde yazılı etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiği gözetilmeden hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı ve bozma nedeni gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 17.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.