11. Hukuk Dairesi 2016/7817 E. , 2018/1261 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasında görülen davada....Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/03/2016 tarih ve 2015/25-2016/26 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin tescilli, .... adlı endüstriyel tasarımın sahibi olduğunu, davalı şirketin müvekkile ait söz konusu tescilli tasarımı ürettiğini, büyük miktarlarda piyasaya sürüldüğünü, davalıya bu eylemi sonlandırmasının ihtar edildiğini, bu sırada davalı tarafından müvekkiline ait tasarımın birebir aynısı için .... tasarım başvurusunda bulunulduğunu, başvuruya yaptıkları itirazın “yenilik vasfının bulunmadığından” kabul edildiğini, davalının, bu kez tasarım hakkı münhasıran müvekkiline ait olan bu ürünü belirgin bir şekilde taklit etmek suretiyle üreterek satışı sunduğunu ileri sürerek davalının müvekkilinin tasarımdan doğan haklara tecavüz fiillerinin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflara ait iki ürünün farklı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davacı adına tescilli tasarım ile davalı tarafından üretime konu edilen ürünün ön ve arka yüzeylerinin normal kullanım halindeki görünümlerinin bilgilenmiş kullanıcı nezdinde aynı veya benzer görünüm özelliklerine sahip olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, endüstriyel tasarıma tecavüzün önlenmesi istemine ilişkindir. 554 sayılı KHK"nin 11. maddesine göre, “Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken buna, 7. maddeye uygun olarak o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimle bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımlar dikkate alınır. Koruma kapsamının belirlenmesinde, kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarlama açısından seçenek özgürlüğüne sahip olduğu dikkate alınır.” Anılan madde hükmü uyarınca, koruma kapsamının belirlenmesinde kıyaslanan tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde oluşturduğu genel izlenimle belirgin bir benzerlik gösterip göstermediğinin tespiti gerekmektedir. Mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi heyeti raporunda, davalı kullanımına konu tasarımın ön yüzeyinde yer alan şeritin yanlarında bulunan kenarlarından bir tanesinin ve tasarımın arkasının bombeli olduğu, davacının tasarımında bu kısımların düz olduğu değerlendirmelerinde bulunulmuş, davalı
.../...
kullanımının davacıya ait endüstriyel tasarım tescili kapsamında olmadığı sonucuna varılmıştır. Davacı vekili anılan rapora “davalı kullanımına konu tasarım ile müvekkilinin tescilli tasarımlarının ön yüzeydeki şerit takılan alanın aynı olduğunu” ileri sürerek itiraz etmiştir. Esasen davalının kullandığı tasarım ile davacıya ait tescilli tasarımların bilgilenmiş kullanıcının, tasarıma konu ürünlerin nihai kullanımı sırasında gördükleri kısım itibariyle benzer oldukları, 554 sayılı KHK"nin 6/1. maddesi uyarınca küçük ayrıntılarda yer alan farklılığın sonraki tasarımı yeni yapmayacağı tüketici tarafından kullanım sırasında görülemeyecek olan tasarımın arka yüzeyi ile dikkatli inceleme yapılmadıkça fark edilemeyecek olan yan taraflardaki bombenin ayırt ediciliği sağlamada yeterli olmadığı, davacının tescilli tasarımındaki ayırt ediciliğin, tasarımın bütününe nazaran değişik kombinasyonlardan çift renkliliği sağlayan şerit kısmında aramak gerektiği ve bu kısmın davalı tarafından üretilen ürünlerde de aynen bulunduğu dikkate alınarak değerlendirme yapılması gerekirken, mahkemece hatalı bilirkişi raporuna istinaden ve yazılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 20/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
....