7. Ceza Dairesi 2021/6617 E. , 2021/16951 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM :Hükümlülük, erteleme, müsadere, tasfiye
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasa"nın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Sanık hakkında verilen ve ertelenen hapis cezasının kanuni sonucu olarak TCK"nun 53/1-c bendinde yer alan hak yoksunluklarının kendi altsoyu bakımından uygulanmasına yer olmadığına, kendi altsoyu dışında kalan kişiler bakımından ise bu hak ve yetkilerden hükmolunan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
1-Sanığın işyerinde 15.280lt kaçak yakıt içerikli ürün ele geçirilmesi karşısında; 5237 sayılı TCK"nun 61. maddesi uyarınca alt ve üst sınırlar arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı ve failin kast veya taksire dayalı
kusurunun ağırlığı unsurlarının dikkate alınması gerekmekte olup, dosya kapsamına göre sanığın benzer olaylarla karşılaştırıldığında vehamet arz eden fiili, eylem ile ceza arasındaki denge gözetildiğinde teşdidi gerektirdiği halde, sanık hakkında hükmolunan temel cezada alt sınırdan uzaklaşılmadan tayin edilmesi,
2-Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken uygulama maddesi olarak TCK"nun 62/1. maddesi yerine 62. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMUK"nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
3-Doğrudan verilen adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında TCK"nun 52/2. madde ve fıkrası yerine TCK"nun 50/1 madde ve fıkrasına atıf yapılmak suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
4-TCK"nin 52/4. maddesi gereğince taksitlerden birisinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edilebileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrilebileceğine dair ihtarın yapılmaması,
5-5237 Sayılı TCK.nun 51/7.maddesi gereğince denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen çektirileceği hususunun ihtarına karar verilmesi gerektiği halde infazı kısıtlayacak ve duraksamaya neden olacak şekilde "sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi veya mahkemenin şu an yaptığı uyarıya uymamakta ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine" karar verilmesi ve TCK"nun 51/8. maddesi gereğince denetim süresinin iyi halli olarak geçirilmesi halinde cezanın infaz edilmiş sayılacağı ihtaratının yapılmaması,
6-Suça konu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle 5237 sayılı Yasanın 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken tasfiyesine de karar verilmesi,
7-5271 sayılı CMK"nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin objektif koşulları bakımından engel hali bulunmadığı gibi sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinden yararlanmak istediğini söylemesine rağmen mahkemece, KEMT varakasında yer alan gümrüklenmiş değer dahil olan dava konusu eşyanın “ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler” toplam tutarı olan miktarın kamu zararı olduğunun bildirilmesi ve sonucuna göre gerektiğinde 5271 sayılı CMK"nun 231/9. madde ve fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, sanığın kurum zararını karşılamadığı şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına hükmedilmesi;
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz olmaması nedeniyle 1412 sayılı CMUK"nin 326/son maddesine göre sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 08/12/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.