Esas No: 2022/2431
Karar No: 2022/3268
Karar Tarihi: 09.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/2431 Esas 2022/3268 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/2431 E. , 2022/3268 K."İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
İlk Derece
Mahkemesi :... 2. İş Mahkemesi
Dava, Bağ-Kur sigortalılık tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Esnaflık yapan davacının 11/12/1990 tarihinde ... Şoförler odasına kaydının yapıldığını, nakliyecilik yaptığını, sigorta başlangıç tarihinin 23/10/1997 tarihinden 11/12/1990 tarihine çekilemeyeceğinin kendisine SGK tarafından bildirildiğini, ... Şoförler ve Otomobilciler Odasının 09/02/2015 tarih ve 5916413 sayılı belgesinden anlaşılacağı üzere 11/12/1990 başlangıç tarihinde yük taşımacılığı yaptığının belgeli olduğunu, bağ-kurlu kabul edilmediğini belirterek, kurum işleminin iptali ile 11/12/1990-22/10/1997 tarihleri arasında Esnaf Bağ-Kur sigortalısı sayılması gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 11/08/1999 tarihinde başlayan ... Vergi Dairesi kaydına istinaden 23/10/1997 tarihinde 1. Basamaktan kayıt ve tescilinin yapıldığını, davacının 14/11/2014 tarihinde kuruma ibraz etmiş olduğu 11/12/1990 tarihli ... Şoförler Odası kaydına ilişkin, kurum denetmenlerince mahallinde inceleme yapıldığını, yapılan inceleme neticesinde 16/01/2015 tarih ve 815273 sayılı denetmen raporu ile davacının oda kaydının 23/10/1997 tarihinden itibaren geçerli olduğunun tespit edildiğini ve yapılan tespit doğrultusunda davacının tescil tarihinin 23/10/1997 tarihine çekildiğini belirterek, yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
İlk derece mahkemesince; "davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile;
1- Davacının 13/04/1993-22/10/1997 tarihleri arasında 1479 sayılı yasa kapsamında Bağ-Kur sigortalısı olarak kabulüne, fazlaya ilişkin taleplerinin reddine," şeklinde karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme hükmü yerinde görülerek istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı vekili, kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamı incelendiğinde, 11.01.2000 tarihinden itibaren prim ödemeleri bulunan davacının,11.12.1990 tarihinden itibaren oda kaydının olduğu, 11.08.1999 tarihinden itibaren vergi kaydı bulunduğu, davalı Kurum tarafından yapılan denetimde, 11.12.1990 tarihine ilişkin oda kaydındaki müteselsil sıranın bozulduğu, başlangıca ilişkin yönetim kurulu kararının bulunmadığı ve davacıya 23.10.1997 tarihinde ticari taşıt kullanma belgesi verildiği için, bağkur tescil kaydının bu tarihten başlatıldığı, 11.12.1990-22.10.1997 tarihleri arasındaki oda kaydının geçerli olduğundan bahisle bu süreler yönünden bağkur tespiti için işbu davanın açıldığı, mahkemece yapılan araştırmalar sonrası, davacının Ağustos 1991-Eylül 1992 tarihleri arasında askerlik görevini yerine getirmesi, 13.04.1993 tarihinde kendi adına kamyon tescili yapılması dikkate alınarak 13.04.1993-22.10.1997 tarihleri arası yönünden kabul kararı verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hükmün eksik araştırmaya dayalı olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın, oda kaydının usulsüz olmasından kaynaklı olduğu anlaşılmakla, 11.09.2014 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 58. maddesi ile 5510 sayılı Kanuna eklenen geçici 54. maddesi "Mülga 4355 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları ve Ticaret Borsaları Kanunu, mülga 5373 sayılı Esnaf Dernekleri ve Esnaf Dernekleri Birlikleri Kanunu ve mülga 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanununa göre; esnaf ve sanatkâr siciline veya odasına ya da her ikisine birden kayıtları bulunmakla birlikte üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, Kuruma kayıt ve tescili yapılmakla birlikte, 4'üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık süreleri geçersiz sayılarak iptal edilen sigortalılardan 22.3.1985 tarihinden sonraki sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31.12.2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır.
4'üncü ve 7'nci maddeler ile 2926 sayılı Kanunun 2'nci, 5'inci ve 9'uncu maddelerine göre kayıt ve tescili yapılanların, sigortalılık tescil ve sürelerine esas tarımsal faaliyetleri ile ilgili kurum ve kuruluş üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine sigortalılıkları geçersiz sayılarak iptal edilenlerin, tescillerinin yapıldığı tarihten 31.12.2010 tarihine kadar geçen sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31.12.2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla, 4'üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır. Ancak, tevkifat kesintisine binaen geriye dönük yapılan tescillerden, tevkifatın yapıldığı tarihte ziraat odası kaydı bulunmayan, daha sonra geriye dönük tesis edilen kayıtlar geçerli kabul edilmez. " hükmüne amir olup, anılan yasal düzenlemeyle getirilen lehe uygulamanın, sahte sigortalılıkta uygulanması mümkün değil ise de; Mahkemece öncelikle sigortalının anılan yasal düzenlemeden yararlandırılıp yararlandırılmayacağı yararlandırma hususunun kurumun kabulünde olup olmadığı konusunda bu hususta çıkarılan 2014/32 sayılı genelge çerçevesinde davacıya verilecek mehille kuruma başvuru sağlanmalı ve varılacak sonuca göre değerlendirme yapılmalıdır.
Bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm sair yönler incelenmeksizin bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 09/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.