Esas No: 2020/3844
Karar No: 2022/1050
Karar Tarihi: 16.03.2022
Danıştay 5. Daire 2020/3844 Esas 2022/1050 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2020/3844 E. , 2022/1050 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/3844
Karar No : 2022/1050
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): ….
Karşı Taraf (Davalı) : …Bakanlığı
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde öğretmen olarak görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun davacı yönünden reddine, davalı idare yönünden ise kabulüne, mahkeme kararının vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye ödenmesine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Hakkında verilen mahkumiyet kararının kesinleşmediği, … tarihinden önce mezkur yapılanma ile ilgili terör örgütü olduğuna ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadığı, işlendiği zaman yasal olan eylemler ile ilgili olarak sonradan ceza verilemeyeceği, aksinin kabulünün hukuk devletinin birçok unsurunun ihlali anlamına geldiği, iltisak ve irtibat kavramlarının soyut olduğu, aynı eylem ve faaliyetler ile ilgili olarak iki ayrı yargılama yapılamayacağı, Mahkeme karar gerekçesinin delillerin değerlendirilmesi kısmında yapılan değerlendirmenin hukuka aykırılıklar taşıdığı, dava konusu kararla Anayasa ile koruma altına alınan birçok hakkının ihlal edildiği iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi: ...
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi İdare Mahkemesince kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun'un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder." düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 16/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.